1. Metin Edebiyat ve Toplum ilişkisi estes Edebiyat; olay, düsünce, duygu ve hayallerin dil aractigyta sözlü veya yazılı olarak

1. Metin Edebiyat ve Toplum ilişkisi estes Edebiyat; olay, düsünce, duygu ve hayallerin dil aractigyta sözlü veya yazılı olarak e bir zevkle anlatsimasi sanatidir. Duygu ve düşünceleri ortaya çıkaran, onları çeşitli boyutlan indeleyen edebiyat, küttürün temel ögelerinden biridir. Estetik kaygıyla hareket eden edeb ile ortaya çıktığı, beslendiği, varligini devam ettirdiği kültür arasında sıkı bir ilişki varde Temelde toplumun çekirdeği olan insanı anlatan edebiyat, insanla birlikte onun ait old toplumu da yansıtır. Toplumun gündelik hayatı, tarihi, ekonomisi, ahlakı, dini, sanat, spor ve tim alanlarındaki çabalanı edebiyatın konu alanı içindedir. Bir başka deyişle bütün bir toplu hayat, yazar ve şairlerin malzemesidir. Diğer yandan doğup büyüdükleri bölge, yetiştikler o tam, aldıktan eğitim bakımından da yazar ve şairler toplum tarafından biçimlendintirler. Edebiyat ve toplum ilişkisi, karşılıklı etkileşim üzerinden yürüyen bir ilişkidir. Toplum, par yazarların yetişip kişilik özelliklerinin oluşmasında etkili olurken şair ve yazarlar da topluma manevi ve kültürel dünyasanm şekillenmesinde önemli roller üstlenir. Bu bakımdan edebiyat, top lum sorunlarını dile getirmede önemli bir araç vazifesi görür. Şair ve yazarlar, toplumsal konul ra eğilirken değişim ve donüşümleri de tetikleyip besleyerek gelecek nesillere tapır. Ejder Çelik, "Edebiyat Eseri Toplumun Aynasidir: Edebiyat ve Sosyoloji Ilişkisi Üzerine" ad makalesinde edebiyat ile sosyoloji arasındaki ilişkiyi şöyle açıklamaktadır: (...) Her türlü edebi eser, toplumsal bir olguya dayanır. Ditiyle, konusuyla, sahis kadrosu, top- tumsal zemini ve mekanıyla, toplumun edebiyat sanatçısının zihnindeki estetik kiritmasiyla ole san eser, sonuçta toplumsal bir yansıma olarak karşımıza çıkar. (...) Edebi eser, mutlaka bir toplumsal yapıyı veya kabuller zincirini yansıtacaktır. Sadece, metinie de süzü edilen sosyal olayları algılama basittiği dişinda, şiirde veya anlatı türündeki eserlerde yer alan karakterlerin ve buna bağlı olarak şair ve yazarların, hayata bakış açıları ve sahip oldukları de gerler, eserin sosyal zeminini oluşturur. Her roman, hikaye kahramanı veya şiire konu edilen k şi veya kişiler, birer bireysel ve toplumsal değerler dizisini yansıtır. Bu yüzden onlar, tüm iyi ve kötü yönleriyle, edebiyat sanatçısının belleğindeki toplumsal birikimlerin izlerini taşırlar. ( DE SANTO