1. Romanla hayat özdeş değildir. Hayatın kurallarıyla romanın kuralları birbirinden ayrıdır. Roman, belki hayatı bütün hâlinde'
1. Romanla hayat özdeş değildir. Hayatın kurallarıyla romanın kuralları birbirinden ayrıdır. Roman, belki hayatı bütün hâlinde' kavramamız konusunda yapılmış 'tertipli' bir teşebbüstür, sınır taşları belirlen- miştir. Hayatın sınırları önceden kestirilemez; o, kendi sınırsızlığının ufuklarına doğru yol almaktadır. Romansa hayatın sınırsızlığına bir anlatım biçimi verir, bir 'form'a oturtur onu. Deyim yerindeyse hayatı yontar roman, kendi istediği biçimde yontar ve sınırlarını tayin eder. Hayatın her türlü ayrıntısı girmez bu yüzden romana, romancı işe yarayan ayrıntıları alır; bu yönüyle roman hayattan eksiktir. Bu metinde asıl anlatılmak isteneni aşağıdakilerden hangisi yansıtır? A) Her "roman", gerçeklik alanına yerleştirilen ideal bir düzlemdir. (Jorge Luis Borges) B) Roman ana yol boyunca taşınan bir aynadır. (Henri B. Stendhal) Roman, yorum üretmek için kullanılan bir makinedir. (Umberto Eco) D) Eski bir romanın kendi tarihi vardır. (Alexander Smith)