Soru:
11. Güneş / bulanık bir ışık uzatarak arkların durgun sularını / yer yer / parlatıyordu. 12. Annem/hamuru koyu bir kıvama gelinc
11. Güneş / bulanık bir ışık uzatarak arkların durgun sularını / yer yer / parlatıyordu. 12. Annem/hamuru koyu bir kıvama gelinceye kadar / yoğurdu. 13. Teknolojik uygarlığın bilime dayanmasını, bilimle beslenme- sini / istemeyen yoktur. 14. Azı bilmeyen / çoğu / hiç bilmez. 15. Üç yıl boyunca / haftada beş gün / yürümekle bitmeyecek- miş gibi görünen bu uzun ve taşlı yoldan liseye gidip gelmek için / geçmişti. 16. O gece / Özge'nin sevinci / salondaki bütün arkadaşları sar- mıştı.