1204 23. Gün geçtikçe daha iyi anlıyorum: Türk entelektüeli: Türk Olkest denilen bu engin ve 18eiz dünya içinde bir garip, yalnı
![1204
23. Gün geçtikçe daha iyi anlıyorum: Türk entelektüeli:
Türk Olkest denilen bu engin ve 18eiz dünya içinde bir
garip, yalnız kişidir. Bir münzevi mi? Hayır, bir acayip
yaratık demeliyim. Öyle ya, bir insan düşünün ki hangi
irktan, ne cinsten olduğu be](https://media.kunduz.com/media/question/seo/raw/20230118084237777436-4942817.jpeg?h=512)
1204 23. Gün geçtikçe daha iyi anlıyorum: Türk entelektüeli: Türk Olkest denilen bu engin ve 18eiz dünya içinde bir garip, yalnız kişidir. Bir münzevi mi? Hayır, bir acayip yaratık demeliyim. Öyle ya, bir insan düşünün ki hangi irktan, ne cinsten olduğu belli değildir. Kendi vatanı addettiği memleketin dibine doğru ilerledikçe kendi kökünden uzaklaştığını hissediyor. Hissetmese bile etrafında hasil olan boşluk; ona soğuk, itici ve acayip bir nebat olduğunu bildiriyor. Her memleketin köylüsüyle okumuş yazmış zümresi arasında aynı derin uçurum var mıdır, bilmiyorum. Fakat okumuş bir İstanbul çocuğu ile bir Anadolu köylüsü arasındaki fark, bir Londralı İngilizle bir Pencaplı Hint arasındaki farktan daha büyüktür. Bu parçada yazarın eleştirdiği tutum aşağıdakilerden hangisidir? M 25. clo A) Türk aydınının modern dünyaya kayıtsızlığıslu) B) Köylülerle çağdaş dünya arasındaki uçurum reload C) Türk aydını ile köylüler arasındaki yabancılaşma D) Aydın zümrenin sergilediği bireyci yaklaşımlar E Türk aydını ile köylüsünün yaşadığı ikilem (A bir öz arka yap hal bir a r