Kaçıranlar İçin Son Şans! Son Gün 30 Kasım! Şimdi sana en uygun Kunduz paketini seç, avantajlı fiyatlar ile geç kalmadan kayıt ol.

Hayalindeki netler. İhtiyacın olan her şey. Tek platform.

Soru çözüm, yayın seti, birebir rehberlik, canlı dersler ve daha fazlası Kunduz’da. Şimdi al, netlerini artırmaya başla.

Görüşme BaşlatPaketleri İncele
Soru:

12.Anlam kayması diğer adıyla zaman kayması, yapılacak eylemin farklı bir zamanda yapılaca ğından bahsederken fiilin başka bir z

12.Anlam kayması diğer adıyla zaman kayması, yapılacak eylemin farklı bir zamanda yapılaca ğından bahsederken fiilin başka bir zaman ile çekimlenmesidir. Yani "Yanınki davete ben de ge liyorum." dediğimizde fil gelecek bir zamanda ya- pılacakken şimdiki za

12.Anlam kayması diğer adıyla zaman kayması, yapılacak eylemin farklı bir zamanda yapılaca ğından bahsederken fiilin başka bir zaman ile çekimlenmesidir. Yani "Yanınki davete ben de ge liyorum." dediğimizde fil gelecek bir zamanda ya- pılacakken şimdiki zaman ekiyle çekimlenmiştir. Buna göre aşağıdakilerin hangisinde anlam kaymasına yer verilmiştir? A) Güneş batıyor, martilar haykınıyor, karabatak- lar sudan çıkmış, ıslak kanatlarını kaldırabil- mek için deli gibi çırpınıyorlar, ayı balığı büyük bir nefesle çıkıyor. Büyük bir nefesle tekrar dalıyor. Martilar geliyor, karabataklar gidiyor. B) Sait Faik, annesinden aldığı harçlık, öyküle- rinin getirdiği telif parası ile geçinmeye çalı- şırdı. Gene de iki yakasını denk düşüremedi, herkesçe bilinirdi. Yazlanı genellikle Burgaz adasında otururlardi. Sait Faikin harçlığını annesi, önceleri aydan aya veriyormuş. Ama, bakmış oğlunun parası kısa zamanda bitiyor. Düşünmüş, taşınmış bir çare bulmuş kendin- ce... C) Bir saat sonra yola çıkacağım. Neredeyse aşağıdan bizimkiler seslenecekler. Bu geli- şimde baba evimde bir ay ancak kalabildim. O da nasıl geçti. Yeni makinisti, Melahat abla- ların evini satın alanları, Hatice Nine'nin oğlu ile gelinini, öteki komşularımızı, hiç değilse dört beş ay daha kalabilseydim, biraz olsun tanıyabilecektim. D) Yattığımız oda tıklım tıklım eşya doluydu; Koltuklar, sehpalar, sehpalarda türlü türlü süs eşyalanı, duvarlarda resimler, fotoğraflar... bir köşede de bizim naylon torbalanımız ve file- lerimiz. Anneannem beni daha ilk geldiğimiz gün sımsıkı tembihlemişti: "Aman dikkatli ol. Mihriban Hanım'ın eşyalan antikadır, zarar verirsen ödeyemeyiz."