15. Bazı yitip gidenleri ölüm ve doğum günlerinde olduğu kadar, bıraktığı sözcüklerin ağırlığı, vicdanı ve coşkusuyla nefes aldı
15. Bazı yitip gidenleri ölüm ve doğum günlerinde olduğu kadar, bıraktığı sözcüklerin ağırlığı, vicdanı ve coşkusuyla nefes aldığımız günlerde de anmak gerekir. Uzattığı ipi sımsıkı tutmak, sarılmak. Size böyle bir söz insanını anlatmak istiyorum. "Şiirin anayasaya aykırı olduğunu, alışkanlıklara karşı bir yaylım ateşi olduğunu," söyleyen bir adamı... Cemalettin Seber, sonradan herkesin severek ana- cağı ismiyle Cemal Süreya. Yıllar yıllar sonra İkinci Yeni'nin sembolü olacak bir kitapla, "Üvercinka"y- la, herkesin karşısına çıkan Süreya. Süreyya olan soyadındaki iki y'den tekini, bir iddiada kaybeden tutku insanı. Onu edebiyata getiren bir sürü neden arasından, en keskin olanın küçük yaşta yitirdiği annesi olduğunu söyler. Pek çok şiirinde bu keskin nedeni görürüz, incelikle: "Kan görüyorum taş görüyorum / bütün heykeller arasında / karabasan ılık acemi / - uykusuzluğun sütlü inciri-/ kovanla- ra sızmıyor. / Annem çok küçükken öldü / beni öp, sonra doğur beni." Bu parçada aşağıdakilerden hangisi yoktur? A) Tanımlama B) Alıntılama C) Örnekleme D) Öznellik E) Açıklama