15. Japonlar, taze balığı hep çok sevmişlerdir. Fakat Japonya sahillerinde bol balık bulmak mümkün olmamaktadır. Balıkçılar, Ja-
15. Japonlar, taze balığı hep çok sevmişlerdir. Fakat Japonya sahillerinde bol balık bulmak mümkün olmamaktadır. Balıkçılar, Ja- pon nüfusu doyurabilmek için daha büyük tekneler yaptırıp daha uzaklara açılabilmişlerdir. Balık için uzaklara gidildikçe, geri dönmesi de daha çok vakit alır olmuştur. Dönüş bir iki günden fazla uzarsa, tutulan balıkların da tazeliği kaybolmaktadır. Japon- lar tazeliği kaybolmuş balığın lezzetini sevmemişlerdir. Bu problemi çözebilmek için balıkçılar teknelerine soğuk hava depoları kurdurmuşlardır. Böylece istedikleri kadar uzağa gidip, tuttuklarını da soğuk hava deposunda dondurulmuş olarak saklayabile- ceklerdir. Ancak Japon halkı taze ile donmuş balığın lezzet farkını hissedebiliyordu. Ve donmuş olanlara fazla para ödemek is- temiyorlardı. Balıkçılar bu defa teknelerine balık akvaryumları yaptırdılar. Balıklar içeride biraz fazla sıkışacaklardı hatta birbir- lerine çarpa çarpa biraz daha aptallaşacaklardı, ama yine de canlı kalabileceklerdi. Japon halkı canlı olmasına rağmen bu ba- lıkların da lezzet farkını anlayabiliyorlardı. Japonlar da balıkları yine teknelerindeki akvaryumlarda tuttular, ancak içine küçük bir de köpek balığı attılar. Bir miktar balık köpek balığı tarafından yutulmuştu, ama geride kalanlar son derece hareketli ve taze ka- labilmişlerdi. Buradan da görüleceği üzere... Bu parçanın sonuna düşüncenin akışına göre aşağıda verilen cümlelerden hangisi getirilemez? A) Insanoğlu ancak hırs iddiası içinde bulunursa anormal çabalar sarf eder. B) Ne kadar akıllı, uzman, inatçı iseniz iyi bir problemle uğraşmaktan o kadar zevk alırsınız. C) Problemlerden uzaklaşmaktansa, içine atlamak, boğuşmak ve onları yenmek gerekir. D) Heyecanınız kaybolmaya başladığı zaman rahatlarsınız, içinizdeki o yürek çarpıntısı kaybolur. ere za an ya da durum