16. (1) Farsça bir sözcük olan cân-bâz "canıyla oynayan" manasındadır. (II) Cambazlar, Osmanlı eğlence hayatı ve dönem kültürü i

16. (1) Farsça bir sözcük olan cân-bâz "canıyla oynayan" manasındadır. (II) Cambazlar, Osmanlı eğlence hayatı ve dönem kültürü içerisinde son derece önemli bir yer edin- miştir. (III) Bu mesleğin adlandırılışı ve canlarını ortaya koymak esasıyla yaptıkları gösterilere dair tarihi köken öyle anlaşılıyor ki Osmanlı askerî teşkilatında bir sınıf olan, Orhan Gazi döneminde sadece savaş zamanların- da orduda faaliyet gösteren, savaş başladığında orduya öncülük ederek canlarını tehlikeye atmaktan çekinmeyen Cânbâzânlara dayanmaktadır. (IV) Osmanlı ordusundaki serdengeçti, gönüllü ve deli gibi zümrelerle ilişkili olarak anılan bu sınıf, yeniçeri teşkilatının önem kazanmasından sonra ordunun geri hizmetinde istihdam edilmişlerdir. (V) hip Sonraları bu ad, bilhassa İstanbul'da saray düğünlerinde tehlikeli gösterileriyle dikkatleri çeken ve eğlendiren sanat erbabının adı olarak anılmıştır. Bu parçada numaralanmış cümlelerden hangisi düşüncenin akışını bozmaktadır? C) III A) I B) II D) IV E) V