18 16. (1) Algılama (idrak etme) sözcüğü; anlama, kavrama gibi anlamlara gelmekle birlikte felsefede duyularımız aracılığıyla dı

18 16. (1) Algılama (idrak etme) sözcüğü; anlama, kavrama gibi anlamlara gelmekle birlikte felsefede duyularımız aracılığıyla dış dünyanın varoluşunu ve özelliklerini tanımak anlamında kullanılmaktadır. (II) Görme, işitme, dokunma, tatma ve koku alma yoluyla edindiğimiz bilgiler, yaşamımızın öylesine ayrılmaz bir bölümünü oluşturur ki bu bilgilerin kapsamı, doğruluk derecesi ya da bunları nasıl edinebildiğimiz gibi sorunların ortaya çıkabileceğini düşünmeyiz. (III) Oysa konuya biraz yakından bakıldığında duyu organlarımızın bize gerekli bilgileri nasıl ve ne ölçüde verebildikleri sorusunu yanıtlamanın, bu organlarin fizyolojik olarak nasıl oluştukları sorusunu yanıtlamaktan daha kolay olmadığını görürüz. (IV) Insanla hayvan arasındaki ayrımın bilgi düzeyleri arasındaki ayrımla açıklanabileceği düşüncesi artık bilimsel olarak kabul edilmektedir. (V) Bütün bilgilerimizin temelinde algılamanın bulunduğu da yadsınamaz. (VI) Bilgimizin tümüyle deneyden geldiğini savunan deneyci filozoflar da bunu doğrudan kabul ederler. Bu parça iki paragrafa ayrılmak istense ikinci paragraf numaralanmış cümlelerin hangisiyle başlar? A) B) III C) IV DV E) VI