Hayalindeki netler. İhtiyacın olan her şey. Tek platform.

Soru çözüm, yayın seti, birebir rehberlik, canlı dersler ve daha fazlası Kunduz’da. Şimdi al, netlerini artırmaya başla.

Soru:

18. Aşağıdakilerin hangisinde ayraç içerisinde belirtilenlere yönelik bir değerlendirme yoktur? A) Ihtişam, onun en tanınmış yap

18. Aşağıdakilerin hangisinde ayraç içerisinde
belirtilenlere yönelik bir değerlendirme yoktur?
A) Ihtişam, onun en tanınmış yapıtı değil aslında ama
benim diğer Nabokov kitaplarına göre hep çok daha
fazla tutulduğum bir evren. Ve sanırım tüm diğer
kitapla

18. Aşağıdakilerin hangisinde ayraç içerisinde belirtilenlere yönelik bir değerlendirme yoktur? A) Ihtişam, onun en tanınmış yapıtı değil aslında ama benim diğer Nabokov kitaplarına göre hep çok daha fazla tutulduğum bir evren. Ve sanırım tüm diğer kitaplarının ötesinde anlatımı en şiirsel, betimlemeleri ve sunumu en tatlı olanı. (akıcılık) B) Fransızların büyük şairi C.Baudelaire, yaşadığı şehir Paris'e seslenirken şehrin simyacılığına soyunuyor. Şehirden ürkmek, kaçmak yerine şehir ve insanlar için şehre sığınma psikolojisini yansıtıyor. Ama bu çaba şairin içini ısıtmaktan öteye gidemiyor. (sadelik) C) Bu röportajları okurken Anadolu'nun kıraç topraklarını 1952 Hasankale depreminin yıkıcılığında içim acıyarak izledim. Yaşar Kemal'in Anadolu'yu ne kadar iyi anladığını, köyü ve köylüyü nasıl sevdiğini de... Sahra hastanesinde bir depremzedenin ölü bedeninin soğuktan buz tutan yatağa yapıştığını hâlâ görebiliyorum mesela. (gerçeklik) D) Canetti, Körleşme adlı yapıtında çok şeyi çözmüş. Ben okudukça kendimi sevdim, anladım ve şimdi çok daha sağlıklı bir kitapsever olmaya başladım. Oğuz Atay sayesinde Türkçeye kazandırılan bu eseri okumaya başladığımda elimden düşüremiyordum, beni anlayamadığım bir el tutuyordu sanki. (sürükleyicilik) E) Huzursuzluğun Kitabı adlı eserde Pessoa'nın hayatını gün gün okuyorsunuz. Pessoa kendi tükenişini bir otobiyografik anlatı biçiminde ve özeleştiri yaparak sunarken zamanüstü bir bağ kuruyor okuyucusuyla. Okuyan, ders almaktan kendini kurtaramıyor; kendini yazar yerine koymak zorunda hissediyor, onun yaşadıklarını sanki o da yaşıyor. (etkileyicilik)