19. 16. Sofra geldi, ortaya serildi. Buton aile ve ince Memed (1) sofranın etrafında halka oldular. Yemekte kimse agzini açmadı.

19. 16. Sofra geldi, ortaya serildi. Buton aile ve ince Memed (1) sofranın etrafında halka oldular. Yemekte kimse agzini açmadı. Sessizlik içinde yemek yendikten sonra (11) oca- ga bir kucak odun daha atildi. Yaşlı adam (ll) ocağın tam orta yerine de bir kütük getirdi () yerleştirdi. Yandaki yalimlar kütugu sardı. Bu (V) ihtiyanin en büyük zevki Bunu böyle yapmasa edemezdi. Bu parçada numaralanmış yerlerin hangisine virgül konduğunda cümlenin anlamı değişir? A) 1 B) 11 C) III D) IV E) V 17. Bolulu Ahmet ( zihninde yarım kalan tüm hatıralarıyla, yaşlı bir köylünün kasketiyle, köy kahvesinin paşalarıy- la () annesine varma telaşıyla bir gerçeklikten uzaklaşır gibi salinip durmaktadır Akhisar civarında () Tek gayesi, 12 Eylül'ün başka bir Ahmet'i gibi başını dayamaktir an- nesinin dizlerine () Ağdaki balık () bardaktaki su kadar umarsızdır. Bu parçada boş bırakılan yerlere aşağıdaki noktala- ma işaretlerinden hangileri sırasıyla getirilmelidir AO () (...) (...) B) () ) 000 O 0-0 DO (...) 06 orowoo E) O (O) (...) () () 18. "Doğada kaç türlü yeşil var?” diye sorulduğunda fun- daliktan ağaca, denizden göze hiçbir şeyi unutmamak gerek. Gündüzün gecenin, sıcağın soğuğun, yerin gö- ğün, suyun işığın an an, mevsim mevsim hakkını ver- mek gerek. Sonsuz yeşil var öyleyse doğada. Ressamlar gücenmesin, resim sanatının sınırlı bir erdemidir doğaya ilişkin duyarlığı artırmak. Bununla birlikte ressamı, do- ğada gördüğünü çizip boyayan biri sanmak yanlış. Ne mutlu, doğayı olanca somutluğuyla sevdiren "soyut"