2. anlamak: Bir şeyin ne demek olduğunu, neye işaret ettiğini kavramak. donuk: Canlılığı olmayan. saf: Katıksız, arı, katışıksız

2. anlamak: Bir şeyin ne demek olduğunu, neye işaret ettiğini kavramak. donuk: Canlılığı olmayan. saf: Katıksız, arı, katışıksız, halis, has. L Aşağıdaki cümlelerin hangisinde "anlamak, donuk, saf" sözcükleri belirtilen anlamlarını karşılayacak şekilde kullanılmıştır? A) İnsanların duygu dünyasının yoksullaştığını, gitgide B yalnızlaştığını anlamıyorsanız ve insanlar tarafından 5 saf biri yerine konulmuşsanız donuk bir ışıkta gölgenin yok olması gibi belirsiz bir durumdasınız demektir. A B) Eski kültürlerden akıp gelen güzel sanat anlayışını, M gelişmişlik yolunda saf tutarak donuk kültürden uzak- A laşan bir mahiyette anlamak çok da basit bir şey de- ğildir. Tarihî metinler; değişimleri anlamak için ferman, kanun, anlaşma gibi daha donuk metinleri incelerken edebi eser etiyle, kanıyla, duygularıyla saf bir biçimde insani olanın peşindedir. D) Bilgi, insanın donuk bir yaşamı "Ben bunu daha önce anlamıştım." derken onun nasıl da saf bir varlık oldu- ğunu ortaya koymada farklı yol izleyen bir sistemdir. E) Hayatta her şey bir saf hâlinde ilerlerken yaşamdan tat almayı başaramayanlar, donuk bakışlar altında ne olduğunu anlamaya çalışan, ne yapacağını şaşıran bir birey olarak kalır.