2. Bir zamanlar sokaklarda mahalle aralarında top, misket, sak- lambaç oynayan hayal dünyasında yaşayan mutluluğu oyunda arayan
2. Bir zamanlar sokaklarda mahalle aralarında top, misket, sak- lambaç oynayan hayal dünyasında yaşayan mutluluğu oyunda arayan saf çocuklardık. Bir yerimiz acıdığında ya da kanadığında annemizin öpücüğü ile iyileşeceğini düşüncek kadar saftık. Şimdi ise acının ne denli gerçek oldunu öğrendik. Ağladığımızda ise hemen her şeye kanar. Bir elma şekeri ya da kırmızı mavi bir balonla kandırılırdık. Susmak için... Öyle de olurdu zaten. Lise ya da üniversiteye gidenlere abi abla derdik, sonra büyüdük zamana yenik düştük. Biz abi dediklerimizin yerini aldık bizim yerimizi de başka çocuklar aldı ve onlar bizi gördüklerinde abi abla demeye başladı. Artık çocuk değildik, anladık ve her yıl bir adım daha atıyoruz ölüme. Artık çocukluk platonik aşklarımız olmayacak, cam kavanozda sakladığımız misketlerimiz, patla- masından korktumuz kırmızı balonlarımız, bez bebeklerimiz yok; en önemlisi hayalden uzaklaştık. Oyun dünyasında yaşamıyoruz artık sorumluluk sahibi olmuş birer birey olduk ve zaman bize artık çocukça düşüncelere hoşçakal demenin vaktinin geldiğini hissettirdi. Evet hoşçakal çocuk sen şimdi sadece anılarımda ve fotoğraf karelerimde kaldın. Şimdi hoşgeldin gerçek dünya! Bu parçada aşağıdaki yazı türlerinden hangisine ait özellik- ler ağır basmaktadır? A) Fıkra B) Deneme D) Gezi YazısI E) Eleştiri C) Makale