2. Cevaplarınızı, cevap kag Akıl hastalığı ile dâhilik arasında bir bağın olduğuna ilişkin bilginin kökeni Aristo zamanına kadar
2. Cevaplarınızı, cevap kag Akıl hastalığı ile dâhilik arasında bir bağın olduğuna ilişkin bilginin kökeni Aristo zamanına kadar dayan dinlabilmektedir. Psikolojik birtakım rahatsızlıkların, yaratıcılık unsuru ile bağının olduğu ve bu mevcut bağın, sanatçıların eserlerinin olumlu anlamda nite- lik kazanmasına doğrudan etki ettiği söylenebilir. Aşağıdakilerden hangisi bu parçada dile getiri- len düşünceyi örneklemekten uzaktır? A) Richard Dadd, en ünlü eseri olan The Fairy Fel- ler's Master-Stroke tablosunu ve bilinen birçok başyapıtını yatırıldığı bir psikiyatri hastanesinde oluşturmuştu. Dadd'in büyük bir olasılıkla, para- noid şizofreni rahatsızlığı olduğu düşünülmekte- dir. B) Soyut dışavurumculuğun dallarından biri olan ve "geç resimsel soyutlama" adıyla da bilinen anla- yışın önemli temsilcilerinden birisi olan Rothko şöyle söylüyordu. "Ben tuvalde renk ve form ya da başka bir şeyin ilişkisiyle ilgili değilim. Beni il- gilendiren resim yaparken insanların duyumları, hålleri, coşkuları ve duygulanımlarıdır." C) Vincent Van Gogh, hastalıklı döneminde, resim- lerinde dünya genişliyor, dağlar sarsılıyor, bulut- lar delice bir hızla dönüyor, yıldızlar donanma fişekleri gibi hareket ediyor, ağaçlar öfke içinde debeleniyor; Van Gogh bunu fark edebiliyor an- cak bunun ne olduğunu, neden böyle düşündü- ğünün, neden böyle davrandığının mantıklı bir izahını bulamıyordu. D) Bazı araştırmacılar; dünyanın en değerli sanat eserlerinden birinin yaratıcısı olan Michelange- lo'nun, Sistina Şapeli'nin boyanmış tavanında ciddi ruhsal hastalık belirtilerini yansıttığını ve bunun açık bir şekilde tespit edilebildiğinden bahsetmektedir. E) Edvard Munch'in, şiddetli anksiyete atakları re- simlerindeki görselliği de etkilemişti. Hasta Ço- cuk, Hasta Odasında Ölüm gibi çalışmaları, gü- nümüzde psikiyatristler tarafından incelenmekte ve anlaşılmaya çalışılmaktadır. radikal YAYINLARI