Hayalindeki netler. İhtiyacın olan her şey. Tek platform.

Soru çözüm, yayın seti, birebir rehberlik, canlı dersler ve daha fazlası Kunduz’da. Şimdi al, netlerini artırmaya başla.

Soru:

2 İzmir Kızı 5 Teşrîn-i Sâni 331 İzmir'in işgalini evvelâ 212 Cemal haber aldı. Şayanı hayret 213 bir metanet 214 österiyordu. İ

2
İzmir Kızı
5 Teşrîn-i Sâni 331
İzmir'in işgalini evvelâ 212 Cemal haber aldı. Şayanı hayret 213 bir metanet 214
österiyordu. İki gün namütenahi 215 propaganda cemiyetlerine devam etti, fakat Ayşe'de
aber almak için yanıyor, her gün telgrafhaneye gidip ge

2 İzmir Kızı 5 Teşrîn-i Sâni 331 İzmir'in işgalini evvelâ 212 Cemal haber aldı. Şayanı hayret 213 bir metanet 214 österiyordu. İki gün namütenahi 215 propaganda cemiyetlerine devam etti, fakat Ayşe'de aber almak için yanıyor, her gün telgrafhaneye gidip geliyordu. Beş gün sonra bir sabah ben kalkmadan yatak odama İhsan geldi. Hizmetçi gelip habe ile vermemişti, yüzü perişandı. Peyami, dedi, Mukbil Bey'i Yunanlılar parçalamış, oğlu Hasan'a bir kurşun isabet tmiş, ölmüş. Ayşe Hanım yaralı imiş, çiftlikten, İzmir'de bir İtalyan aileye iltica etmiş? Dün, İzmir'den kaçıp gelen bir genç zabit haber verdi. Bunu Cemal'e nasıl söylemeli? Yataktan fırladım, indim. Cemal'in kalkıp gelmesinden korkmuş gibi kapıyı kilitledin ir sigara yaktım, oturdum. Ne yapmalı? Ya Rabbim ne yapmalı? - İhsan, dedim, Cemal kalkmadan buradan çıkıp gidelim. Onun bunu yabancılardan aber alması daha iyi olur. O akşam Cemal'in yatağını benim yatağımın karşısına taşıdım. Kapıyı kapadım, yanın turdum. Kimseyi, hatta annemi, hatta hizmetçiyi odaya sokmadım. Kimse o kadar nuztarib ve zayıf bir Cemal görmesin istiyorum. Istirabının 217 ne derecesini ne de erinliğini anlıyorum. Dudakları sarkmış, gözleri sönmüş, burnunun etrafında ihtiyar çizgiler, uzun kollan izlerinin yanına düşük, ölü sükûnetiyle oturuyordu. Bir iki defa ayağımın ucuna basarak şağıya indim, çıktım. Annemin gözleri kırmızı, karşısında İhsan, ölü bekler gibi turuyorlardı. İhsan'ın gözleri, ben her girdikçe: Ben buradayım kardeşim, diyordu. Ve gece on ikiye kadar Cemal kloroform218 almış gibi yüzünde acayip bir maske ile yumuş gibi kımıldamadı. Sonra birbenbire konuşmaya başladı. Ne Mukbil Bey'den ne d avallı küçük şehitten bahsetti. Çirkin, mahúf219 bir düşüncenin zulmü 220 altındaydı. Şir álä tekrara mütehammil 221 değilim, kulağıma fısıldıyordu. Ben de aynı fısıltı ile: - Yok Cemal, bunu düşünme. Ayşe ölür de bu olmaz, yemin ederim, yemin ederim örmüş gibi bunu bilirim, diyordum. Bereket versin gece İzmir'den telgraf geldi. Ayşe üç gün sonra geliyordu. Perşembe günü Ayşe gelecek, cuma günü meşhur Sultanahmed Mitingi 222 olacaktı.