2. UNITE aroline Cikertak Görsel 2.12 Romus ve Romulus ile Dişi Kurt (Roma Capitoline Müzesi) CEVAPLAYALIM Görsel 2.13 Madeni ok

2. UNITE aroline Cikertak Görsel 2.12 Romus ve Romulus ile Dişi Kurt (Roma Capitoline Müzesi) CEVAPLAYALIM Görsel 2.13 Madeni ok ucu British Museum, Ingiltere) BİLİYOR MUSUNUZ? Sözlü Kültür Yazının icadından önce insanlar, toplumsal hafızalarını sos Tarih e olarak kuşaktan kuşağa aktarmış ve bu yolla korumuştu göre f Eski Yunan'da mit ve efsane anlatıcıları, Türklerde ozan, Af toplur ka'da topluluğun en yaşlıları; bu aktarım görevini üstlenmiş devirle tir. Toplumlar, sözlü geleneklerini oluştururken çevrelerine Bu new ve kendilerini etkileyen bütün olay ve unsurla olarak biten kullanmıştır. Dolayısıyla toplumlar yaratilis, tufan, kurulu gibi hikâyelerin yanında kendi hayatlarında büyük yankıla uyandırmış kahramanları veya tarihi olayları anlatagelmiştir Sözlü geleneğin bir ürünü olan bu anlatılar, aslında insanlığın yazılı olmayan tarihini oluşturmaktadır. olup Ateşi Efsaneler, mitler ve destanlar gibi halk anla tilari; zamanla hem başka kültürlerden etki lenmiş hem de diğer kültürlerin sözlü ürünle rini etkilemiştir. Bu nedenle anlatıların ortaya çıkışı belirli bir bölgeyle sınırlı olmayıp sözle geleneklerin karışımından meydana gelmiş bir bütündür. Örneğin Romalıların Türeyiş Efsane si'ndeki dişi kurt ile Türklerdeki Türeyiş, Göç Ergenekon destanlarındaki kurt motifi birbirine benzemektedir (Görsel 2.12). Yine toplumların (Bak sözlü anlatımlarındaki tufan ve yaratılış hika- yeleri benzerlik göstermektedir. Sümerlerdeki, İbranilerdeki ve Türklerdeki Tufan destanları bu duruma örnek olarak gösterilebilir. Kalk Destanların kültürel hayattaki önemi nedir? Tarih Öncesi Dönemlendirme Yazının icadından önceki dönem olan tarih öncesi devirler sınıflandırılırken insanların kullanmış oldukları araç gereç ve madenlerden yola çıkılmıştır. Buna göre tarih öncesi Taş Çağ ve Maden Çağı şeklinde dönemlendirilmiştir. Yazının icadıyla birlikte tarihi çağlar başlamıştır. Taş Çağı: Eski Taş, Orta Taş ve Yeni Taş Çağı olmak üzere kendi içinde çağlara ayrılırken Maden Çağı da (Görsel 2.13) Bakır, Tunç ve Demir Çağı ola- rak dönemlere ayrılmıştır. Zamanla bu dönemlendirmeye, üretim ve yerleşme biçimiyle yaşam koşullarını belirleyen diğer etkenler de eklenmiştir. Üç Çağ Sistemi C. J. Thomsen (Tamsin) 1836 yılında ilk defa "Üç Çağ Sistemi'ni kurmuş böylece taş, tunç ve demir sıralaması günümüze kadar tarih öncesi arkeolojinin kronolojik sıralamasını oluşturmuştur. 1865 yılında J. Lubbock (Labik) "Üç Çağ Sistemi"ni ayrıntılı bir şekilde yeniden ele almıştır. Buna göre Taş Çağı; Eski ve Yeni Taş Çağı yani Paleolitik ve Neolotik Çağ'a ayrılmıştır. Palec (Eski Mezo (Orta Neom (Yer Tun- Gö Yarı .