Hayalindeki netler. İhtiyacın olan her şey. Tek platform.

Soru çözüm, yayın seti, birebir rehberlik, canlı dersler ve daha fazlası Kunduz’da. Şimdi al, netlerini artırmaya başla.

Soru:

26. Arslan Bey, deminkinden daha sert bir sesle haykırdı: "Şartım filan yok. Biz teslim olanın canına kıymayız. Teslim olmazsanı

26. Arslan Bey, deminkinden daha sert bir sesle haykırdı:
"Şartım filan yok. Biz teslim olanın canına kıymayız. Teslim
olmazsanız beş dakika sonra kalenin içinde bir canlı adam
kalmaz. Karşınızdaki yolun gediği üzerinde gördüğünüz
nedir? Anlamıyor musunuz?

26. Arslan Bey, deminkinden daha sert bir sesle haykırdı: "Şartım filan yok. Biz teslim olanın canına kıymayız. Teslim olmazsanız beş dakika sonra kalenin içinde bir canlı adam kalmaz. Karşınızdaki yolun gediği üzerinde gördüğünüz nedir? Anlamıyor musunuz? Babalanınızdan işitmediniz mi? Elli manda ile buraya getirdiğim bu topun iki güllesiyle binlerce Şalgo kuvvetinde olan İstanbul kaleleri tuzla buz oldu. İşte İstanbul'u alan bu top... Bir kere ateş edeceğim. ikinci atıma gerek yok. Ne kaleniz kalacak, ne de kendiniz Acıyorum size..." Genç tercüman, bu sözleri, yine avazı çıktığı kadar tekrar- larken, bütün askerler, gözlerini yolun gediğine çevirdiler. Mandaların yanında, uzun, büyük, gayet büyük, gayet kalın, gayet siyah müthiş bir topun korkunç bir ejderha gibi uzandığını gördüler. Safların arasında sevinç sadalanı yük- seldi. Herkes Arslan Bey'in bir haftadır ne beklediğini şimdi anlıyordu. Demek bu top geliyormuş... Biraz sonra... Şalgo'nun tepesinde, şan, namus kefeni olan uğursuz beyaz bayrak dalgalanıyordu. Demir kapılar açılmıştı. Korkudan sapsarı kesilen tuğla kumandan, altın kilicii asilzadeler, zırhlı şövalyeler, Arslan Bey'in önünde dize gelmişlerdi. Silahları alınan düşman ikişer ikişer bağlanıyor, takım takım ordugâhın arkasına götürülüyordu. Kalenin içindeki kıymetli şeylerden bir dağ ortada kabarıyor; al yeşil bayraklarla kalenin tepesine dolan askerler bağnşıyorlar, aralarındaki dervişler, bedenlerden sarkarak ezan okuyor- lar, tekbir çekiyorlardı. Teslim olan kumandanla erkânına Arslan Bey: "Korkmayınız. Hayatınız bağışlanmıştır. Biz Vire'yi boz- mayız. Gelin, size elli manda ile buraya getirdiğim topu seyrettireyim..." dedi. Bu parça için aşağıdakilerden hangisi söylenemez? $ A) Dinî ögelerden yararlanılmıştır. B B) Abartmaya başvurulmuştur. B C) Milli Edebiyat Dönemi anlayışını yansıtmaktadır. M D) Olay, dış mekânda geçmektedir. B E) Tarihî bir metinden alınmıştır.