Hayalindeki netler. İhtiyacın olan her şey. Tek platform.

Soru çözüm, yayın seti, birebir rehberlik, canlı dersler ve daha fazlası Kunduz’da. Şimdi al, netlerini artırmaya başla.

Soru:

3. . Anlatım, üçüncü kişi ağzıyla yapılmıştır. Zaman unsuru belirgin değildir. Deyimlere yer verilmiştir. Kişileştirmeye başvuru

3.
. Anlatım, üçüncü kişi ağzıyla yapılmıştır.
Zaman unsuru belirgin değildir.
Deyimlere yer verilmiştir.
Kişileştirmeye başvurulmuştur.
Aşağıdaki metinlerden hangisi bu dil ve anlatım özelliklerine göre kurgulanmıştır?
●
PARAGRAFTA ANLATIM
●
A) Bisikletin

3. . Anlatım, üçüncü kişi ağzıyla yapılmıştır. Zaman unsuru belirgin değildir. Deyimlere yer verilmiştir. Kişileştirmeye başvurulmuştur. Aşağıdaki metinlerden hangisi bu dil ve anlatım özelliklerine göre kurgulanmıştır? ● PARAGRAFTA ANLATIM ● A) Bisikletin pedallarını hızlı hızlı çeviriyordu. Evin önüne gelince bisikletten inip hemen bir bez getirdi. Elindeki ıslak bezle bisikletin çamur olan yerlerini büyük bir titizlikle sildi. O üstüne titredikçe bisiklet de seviniyordu bu ilgiye. Beni görünce hafifçe gülümsedi. Daha ağzımı açmadan "Ona gözüm gibi bakacağım." dedi. Bisikletin alındığı o ilk günkü sevinç hâlâ gözlerinde parlıyordu. B) Çoban, yanakları kıpkırmızı kesilmiş vaziyette kahvenin önüne geldi. Selman, onu görünce kötü bir şey olduğunu anladı. Yoksa böyle öğle vakti çoban, köye gelmezdi. Hemen ayağa kal- kıp çobanın omuzlarını tuttu. Soluk soluğa kalmış çoban, bir aralık "Akkız, Akkız yardan düştü!" diyebildi. Selman'ın en iyi süt veren keçisiydi Akkız. Bu kez ikisi birlikte koşmaya başladılar ve kısa sürede gözden kayboldular. C) Kerpiç evlerin arasında bir süre yürüdükten sonra iki kanatlı bir demir kapının önünde dur- du. Kapının üstündeki tokmağı tutup kapıya birkaç kez sertçe vurdu. Sessizliğin kucağında derin bir uykuya dalmış sokakta en ufak bir yaşam belirtisi yoktu. İğne ipliğe dönmüş vü- cuduyla kapıya biraz yüklenecekti, vazgeçti. Tam geri dönecekken içeriden gelen tıkırtıyla kulak kesildi. DYıllardır ırmağın üstünde kibirli kibirli duran köprü akıntıya direniyordu. Irmak, coştukça coşuyor; önüne kattığı her şeyi sürükleyerek köprünün ayaklarına biriktiriyordu. Köprünün ayaklarından biri yıkılmak üzereydi. Evlerinin pencerelerinden merakla bakan insanlar ir- mağın böyle kabardığını hiç görmemişlerdi. Birkaç dakika sonra taş köprü büyük bir güm- bürtüyle sulara karıştı.