Hayalindeki netler. İhtiyacın olan her şey. Tek platform.

Soru çözüm, yayın seti, birebir rehberlik, canlı dersler ve daha fazlası Kunduz’da. Şimdi al, netlerini artırmaya başla.

Soru:

3. Bilinç akışı tekniğinde karakterin iç dünyası hiçbir kaygı olmadan okuyucuya aktarılır. Karakterin duyguları ve düşün- celeri

3.
Bilinç akışı tekniğinde karakterin iç dünyası hiçbir kaygı
olmadan okuyucuya aktarılır. Karakterin duyguları ve düşün-
celerindeki değişimler bu teknikle verilir. Karakterin aklından
geçen düşünceler, bütün karmaşıklığıyla ve herhangi bir sıra
olmadan o

3. Bilinç akışı tekniğinde karakterin iç dünyası hiçbir kaygı olmadan okuyucuya aktarılır. Karakterin duyguları ve düşün- celerindeki değişimler bu teknikle verilir. Karakterin aklından geçen düşünceler, bütün karmaşıklığıyla ve herhangi bir sıra olmadan okuyucuya verilir. Bu sayede okuyucu karakterin psikolojisini ve ruh hâlini daha iyi anlayabilir ve bazı olaylarla bu olayların nedenleri arasındaki bağlantıları açıklayabilir. Bu açıklamaya göre aşağıdaki parçalardan hangisi "bilinç akışı tekniğine" örnek olarak gösterilebilir? A) Babasını hatırladı. Trene yolcu ederken "Aman oğ- lum!" demişti. "Yüzümü kara çıkarma. Babayın oğlu olduğunu göster şu millete, ille de mihtara. Benim oğ- lumsan sırtın yere gelmez. Heye İstanbul gurbeti çetin, İstanbullunun cinden de beter olduğunu söylerdi em- mim ya boş ver. Var git sağlıcakla eyi kötü bir işin başın geç, bize mektup sal. Ondan sonrasına karışma. Ben hepsinin yuvasını yaparım." B) Yavaş yavaş merdivenleri indi. Orta kata gelince müdü- rün odası gözüne ilişti. Şakir Bey'i bir kere görmek fena olmaz diye düşündü. Kocası hakkında ondan malûmat alabilirdi, hademe ile içeriye haber gönderdi. C) Getirip karşısına buruş buruş, upuzun bir gölge dikiyorlar ve o soruyor, kocanın ne işle meşgul olduğunu biliyor muydun? Gölge diyor, bilmiyordum. Ne zamandan beri bilmiyordun? Gölge diyor, beni kaçırdığından beri. Kaçırmış mıydı seni? Gölge diyor, he kasabamdan alıp kaçırmıştı. Peki bunca altını, halıyı, vesaireyi bu adam acaba hangi parayla alıyor diye hiç merak da mi etmiyordun? Gölge diyor, etmiyordum. Peki vukuat nasıl oldu vukuat, onu anlat! Gölge diyor, o eve yeni gelmişti, nereden geldiyse... Sonra? Sonra o geldiğinde çocuk ağlıyordu ve o çocuğu ağlar buldu. Evet? Ağlar bulunca öfkelendi o. D) Haftada iki gece dostlara danslı çay veriliyor, en aşağı iki üç gece de başkalarının davetine gidiliyordu. Aşağı sofa ile taşlık arasındaki camekân kaldırılmış, delik de- şik duvarlar sarı yaldızlı bir kâğıt ile kaplanmıştı. Davet akşamlanı taşlıktaki su küpü sofradaki yemek masası ve daha başka hırdavat eşya mutfağa taşınıyor, yukarıdan kilimler, iskemleler, süslü yastıklar indirilerek bir kabul salonu dekoru kuruluyordu. E) Ali Rıza Bey, Babiâli yetiştirmelerinden bir mülkiye memuruydu. Otuz yaşına kadar Dahiliye kalemlerinden birinde çalışmıştı. Belki ölünceye kadar da orada kala- caktı. Fakat kız kardeşiyle annesinin iki ay ara ile ölmesi onu birdenbire Istanbul'dan soğutmuş, Suriye'de bir kaza kaymakamlığı olarak gurbete çıkmasına sebep olmuştur.