31. Dir tor 30. Aşağıdaki parçalardan hangisi "Özellikle 20. yüzyıl roman ve hikâyelerinde karşımıza çıkan bilinç akışı tekniği:
31. Dir tor 30. Aşağıdaki parçalardan hangisi "Özellikle 20. yüzyıl roman ve hikâyelerinde karşımıza çıkan bilinç akışı tekniği: yazar- ların bir karakterin düşünce mekanizmasını ve sürecini da- ha doğal hâle getirmek, böylece karakteri ve romanda ya- şananları daha gerçekçi bir şekilde ele almak için kullandı- ğı bir tekniktir." düşüncesiyle aynı doğrultuda değildir? ral ki de yo ģ g A) Geleneksel romanda karakterlerin düşüncelerini veriş mantığı, gerçek insanların düşünme mantığına oldukça aykırıdır. Çünkü günlük hayatta düşüncelerimiz, "gerek- tikçe" ortaya çıkmaz. Aksine, herhangi bir düzene bağ- li kalmadan ilerler. Bu nedenle bilinç akışı tekniği roman ve hikâyede dogal olana ulaşmada ciddi bir anlatım mer- halesidir. B) Bilinç akışını, karakterlerin düşünce süreçleri üzerinden tanımladığımıza göre, şu soruyu sormak iyi bir başlan- giç olabilir: “Bilinç akışı kullanmayan romanlarda karak- terler nasıl düşünür?" Doğrusu bu soruya "Bu tür roman- larda karakterler gerçek anlamda düşünemezler." diye cevap vermek gerekir. Bu romanların en büyük eksiği de budur aslında. C) Bilinç akışı tekniğinin en büyük başarısının, düşünme mantığını roman karakterlerine uyarlama çabası olduğu- nu söyleyebiliriz. Bilinç akışı kullanılan eserlerde, karak- terin düşünceleri belli "anlarda" ortaya çıkmaz. Metnin tamamı veya kayda değer bir bölümü, tek bir karakter üzerinden, âdeta bu karakterin kafasının içinden okuyu- cuya aktarılır. D) Dış dünyada gözlemlenen her şey, anlatının yönünü de- ğiştirir, zaman zaman dil bilgisi ve yazım kurallarının ye- rini doğal bir düşünce süreci ve bu süreci okuyucuya ulaştırma çabası alır. Bu teknikle yazılan eserlerin diline alışan okuyucunun klasik anlayışla yazılanları yavan bul- masının nedeni de bilinç akışında "hakiki insan"la mu- hatap olmaktır. E) Yazar, romanda belli olayları, maceralan, anlatmak iste- diği bir hikâyeyi konu alır ve karakterin düşünceleri; bu olaylar karşısında nasıl tepkiler verdiğini, neler hissetti- ğini, ne gibi çıkarımlar yaptığını göstermek için gerektik- çe okuyucuya sunulur. Kahramanının zihninden geçen- leri, açık unutulmuş musluk gibi okuyucuya boca etmez ve tabii ki etmemelidir de.