32. Aşağıdakilerden hangisi "Müspet düşünce ile ilgili görüşlerinizi özetleyebilir misiniz?" sorusuna cevap vermektedir? A) Pozi
![32. Aşağıdakilerden hangisi "Müspet düşünce ile ilgili görüşlerinizi
özetleyebilir misiniz?" sorusuna cevap vermektedir?
A) Pozitif psikoloji, Polyannacı olmak değildir; mutluluk bili-
mi öğretisidir. Pozitif psikolojinin önemli savunucularından
olan Marti](https://media.kunduz.com/media/question/seo/raw/20220524142906752808-4073241.jpg?h=512)
32. Aşağıdakilerden hangisi "Müspet düşünce ile ilgili görüşlerinizi özetleyebilir misiniz?" sorusuna cevap vermektedir? A) Pozitif psikoloji, Polyannacı olmak değildir; mutluluk bili- mi öğretisidir. Pozitif psikolojinin önemli savunucularından olan Martin Seligman, PP'nin güncel psikolojinin karşıtı olmadığını belirtiyor. Mutluluğun; üzüntü, hüzün, keder, korku, öfke gibi duyguların olmaması anlamına gelmediğini vurguluyor. Olumlu düşünen bir insan zindanda olsa dahi rahatlatacak ipuçları bulabilir. Olumsuz düşünen insan sa- rayda dahi olsa hâlinden şikâyet edebilir. B) Bilim, akıldan doğandan başka bir bilginin ihtimalini yüzyıl- lardır inkâr etmişti. Sezgisel bilim çalışmaları halk arasında- ki popüler inancın bilimden daha kavrayışlı olduğunu kanıt- ladı. Duyguların kendine has nedenleri vardı ve bunu akıl, karıncanın fili anlayamaması gibi anlayamıyordu. Genellikle, negatif duyguları pozitif duygulardan daha yo- ğun ve itirazsız deneyimleriz. Bir melodram, duygularımızı komedinin bizi güldürmesinden daha çabuk harekete geçi- rir. Bu nahoş acayipliği biyolojiye borçluyuz. D) Doğanın eğitmenleri tarafından bize hem mutluluk ve hem de mutsuzluk öğretilir. Hayatın en temel yönlerinde onun emirle- rini algılarız, hedefleri varlığımızı sürdürmek için ve bize mut- luluk getirmesi için izleriz: yemek, içmek, arkadaşlıklar gibi. E) Günümüzde, mutluluğu aramaktan çok riski engellemeye çalışıyoruz. Tüm gazetelerin manşetlerinde, iyi haberlerden ziyade kötü haberler yer alıyor. Kayıplar, eş değer kazanç- ların getirdiği neşeden daha çoğunu götürüyor. Eğer reak- siyonlarımızın bu çarpıklığından sorumlu olan beyinsel me- kanizma, eğitilmemiş ve geliştirilmemişse mutlu olamayız.