36. İnsanlık tarihini incelediğimizde insan doğasına daha yakın olan ve gelişmemiş yerlerde yaygın sözlü kültür Bögelerinin, med
36. İnsanlık tarihini incelediğimizde insan doğasına daha yakın olan ve gelişmemiş yerlerde yaygın sözlü kültür Bögelerinin, medeniyetin gelişmesi ile beraber değişen i şartlarda kendini yazılı kültüre bıraktığını ve artık yazılı kültür etkilerinin insanlar üzerinde güçlenmeye başladığı- ni görmekteyiz. Geçmişte -Anadolu'da bazı yerlerde hâlen var- aile büyüklerinden başlayarak çevremizdeki yaşlılara bilge gözüyle bakılması ve onlardan her konuda nasihat alinması aslında sözlü kültürün tipik bir güdüsü- sndür. Çünkü sözlü kültürlerde bilgi ancak hafızada sakla- nabilir ve bu da tecrübeye dayalı bir iştir. Ancak gerek şehirlerin ortaya çıkışı gerekse Anadolu'nun gelişmeye ayak uydurmasıyla birlikte farklı yenilikler ortaya çıkmış ve artık bilginin saklanması kolaylaşmıştır. Sözlü kültürün bu özelliği yazılı kültür bağlamında etkisini yitirmiş ve yeri- ni ona devretmiştir. Bu parçada sözlü kültürün “tipik güdüsü” olarak görü- len durum aşağıdakilerden hangisidir? A) En çok bilenin en çok yaşayan olduğuna inanılması B) Düşünmeyi, düşünceyi dile getirmeyi engellemesi C) Farklı gelişmelerle zaman içinde değişim istemesi D) Yazılı kültüre temel oluşturduğunun düşünülmesi E) Gelişmemiş yerlerde yaygın olarak devam etmesi umulolutudo aloers oches logo smnstabu