4. İstanbul'u görmek dünyayı görmek gibidir. İnsan surlar arasında dolaşırken onları yüzlerce yıl önce döven topların sesini duy
4. İstanbul'u görmek dünyayı görmek gibidir. İnsan surlar arasında dolaşırken onları yüzlerce yıl önce döven topların sesini duyar gibi olur. Deniz kenarına inildiğinde ise sahili döven sular karşılar sizi. Ayaklarınızı bu sulara değdirmek için büyük bir istek doğar içinizde. Sonra sokak aralarına girersiniz. Demirin tavında dövülmesi misali daha boyları tezgâha yetişmeden ustalaşmış dökümcü çıraklarının birbiriyle şakalaştıklarını, hatta size sataştıklarını görmeniz olasıdır. Evlerinde babalarının dövdüğü ve sokağa hazırladığı acıyla yoğrulmuş delikanlılar çıkar karşınıza. İstanbul bir dünyadır işte herkesi içine çeken ve öğüten. Bu parçada "dövmek" sözcüğü aşağıdaki anlamlardan hangisine karşılık gelecek şekilde kullanılmamıştır? SLAVurarak istenilen biçime getirmek BÜzerine bir şeyle vurarak temizlemek C Çarpmak, ulaşmak on Vurarak canını acıtmak E) Sürekli, peş peşe yapılan atış