40. Şimdi efendim, size bir anekdot anlatayım: Sait Faik ve Oktay Akbal bir kahveye giriyorlar. O zamanki kahvelerde, dünya güze
40. Şimdi efendim, size bir anekdot anlatayım: Sait Faik ve Oktay Akbal bir kahveye giriyorlar. O zamanki kahvelerde, dünya güzeli, pehlivan Koca Yusuf diye taş baskılı resimler asılıdır. İçeri giriyorlar. Sait, Ok- tay'a, "Oktay, bak bakalım, bu kahveyi anlatmak istersen nereden başlarsın öyküye?" diye soruyor. Oktay Akbal şöyle etrafına bakıyor, resimleri gö- rünce "Bu resimleri anlatarak başlarım." diyor. Sait de "Ah, o değil bak, şurada köşede bir masa var boş! Tek bir adam oturuyor. Bak çayını da yarıla- mış, oturup düşünüyor. İşte öykü o!.." diyor. Bu parçada anlatılan (anekdot'tan yola çıkılarak öykü ile ilgili olarak aşağıdakilerden hangisi söylenebilir? A) Yaşama özgü her ayrıntının öykü konusu olabi- leceği B) Kısa ve yalın bir anlatıma sahip olması gerektiği Öykü yazarının ayrıntılara önem veren iyi bir gözlemci olması gerektiği D) Edebiyatın toplumdaki olumsuzlukları görünür kilmayi amaç edinmesi gerektiği Öykünün kendine insanı merkez alan bir tür ol- ması gerektiği