6. Cihat Burak'ın resimlerini izlemiş, onun resim dün- yasının gizlerini çözmüş biri için, fırça ile kalem arasında pek bir ayrı
6. Cihat Burak'ın resimlerini izlemiş, onun resim dün- yasının gizlerini çözmüş biri için, fırça ile kalem arasında pek bir ayrım yoktur. Onun resimlerinde- ki insanların görünümü, resimlerin konuları da ür- kütücüdür, acımasızdır. Kara değil, katran gibi bir mizah, renklerinden çizimine kadar tuvali sıvazlar. Renkler hep koyudur, karanlık bir dünyada aydın- lık yoktur. Bu parçada altı çizili kelimelerle yapılan anlam olayı aşağıdaki cümlelerin hangisinde yapıl- mıştır? A) Salah Birsel, Boğaziçi'ni, iktidar kavgalarından aile bunalımlarına, ziyafet safalarından kayık safalarına kadar her yanıyla anlatıyor. B) Koca deveyi kesen, gözünü kırpmadan deveyi çökertip boğazına bıçağı dayayan insanoğlu, si- ğırcık karşısında ne de çabuk yufka yürekli olur. C) Edebiyat tarihçileri Sami Paşazade Sezai'nin Tanzimat edebiyatını Servet-i Fünun edebiyatı- na bağlayan bir köprü olduğu konusunda hem- fikirdirler. D) Halit Ziya Uşaklıgil, çağdaş Türk öykücülüğü- nün çığır açıcı yazarlarından biridir ve modern anlamda Türk öykücülüğünün temellerini atan kişidir. E) Abidin Dino, "Eller" in her halini resmederken, beş parmak üzerine, o kendine özgü, hep göz- lerinde parıldayan ironi (alay) çam reçinesi gibi SIZıvermiş aradan.