6. Duyduklarını hazmetmekte yine zorlanıyordu. Kapamaya çalıştığı eski defterler tekrar açılmıştı. Dışarıdaki sisli hava- yı usu
6. Duyduklarını hazmetmekte yine zorlanıyordu. Kapamaya çalıştığı eski defterler tekrar açılmıştı. Dışarıdaki sisli hava- yı usulca süzdükten sonra perdeyi kapayıp odasına çekildi. Havanın kapanması onu geçmişe götürmüştü bir şekilde. Aynı boğucu duygular o zaman da onu esir almıştı. Bu esaret yıllardır bir türlü bitmiyordu. Gazetenin kapanıp işsiz kaldığı o gün bütün yaşamına damgasını vurmuştu. Bu parçada "kapamak" sözcüğü aşağıdaki anlamlardan hangisine karşılık gelecek şekilde kullanılmamıştır? A) Hava bulutlarla kaplanmak, sıkıntılı bir hâl almak B) Çalışamaz, görev ve iş yapamaz duruma getirmek Bir açıklığı örtmek için bir şeyi, açık yerin üzerine getirmek Bir şeyin görünmesine engel olmak E) Üzerinde durmamak, bir şey üzerinde konuşmayı bırakmak 9.