Hayalindeki netler. İhtiyacın olan her şey. Tek platform.

Soru çözüm, yayın seti, birebir rehberlik, canlı dersler ve daha fazlası Kunduz’da. Şimdi al, netlerini artırmaya başla.

Soru:

6. ONITE KAVUKLU - Yürüyelim bakalım. PİŞEKĀR KAVUKLU - Hay Allah senden razı olsun, İsmail.. Karagün dostu dedikleri sensin işt

6. ONITE
KAVUKLU - Yürüyelim bakalım.
PİŞEKĀR
KAVUKLU - Hay Allah senden razı olsun, İsmail.. Karagün dostu dedikleri sensin işte.. Haydi bakalım
nerde ise hemen gidelim, işe başlayalım..
esiye,
-cesine, -meksizin,
İşte, efendim şöyle böyle az zamanda kend

6. ONITE KAVUKLU - Yürüyelim bakalım. PİŞEKĀR KAVUKLU - Hay Allah senden razı olsun, İsmail.. Karagün dostu dedikleri sensin işte.. Haydi bakalım nerde ise hemen gidelim, işe başlayalım.. esiye, -cesine, -meksizin, İşte, efendim şöyle böyle az zamanda kendini gösterdin mi, artık müşterinin ardını ala- mazsın, malum ya bu civarda başka fotoğrafçı da yok. O zaman dokunma keyfine... KAVUKLU - İyi ama İsmail öyle birdenbire de işe girişemem ya... PİŞEKÅR - Canım ben bildiğim kadarını sana öğretirim. O kadar eşşek değilsin ya.. KAVUKLU PİŞEKÅR KAVUKLU - Anlamadım? PİŞEKÁR - Canım dört, beş km. kadar bir şey.. -e₁-(, -e, - mez) - Bir halt etmeyince duramazsın. Eşşek sensin.. Hep yutturmak için fırsat kollarsın.. Ismail, ne koşuyoruz? Daha uzak mı dükkân? Yok canım dört beş km. kadar bir şey kaldı. Canım ne eğlenmesi.. Sen de hiç hissi şairane yok mu? Diyorum. KAVUKLU - Haa anladım.. Masanın masası.. Bana bak daha çok gideceksen ben her şeyden vazgeç- tim.. Ulan yarım saattir meydanı fıldır fildır dönüyorsun, halâ olduğumuz yerdeyiz. PİŞEKÁR - Aman birader.. Şu dağlara bak. Eteklerinde hafif dumanlar içinde köyler, sonra çağıl çağıl akıp giden dereler ya şu vadinin tarlaları.. İnsanı büyülüyor.. A birader sen de hiç tabiat-1 şairane yok mu? KAVUKLU - İsmail eğleniyor musun? PİŞEKÁR KAVUKLU - Yok.. PİŞEKÂR - Ne yok.. KAVUKLU - Hüseyin Şakir Ahmet. PİŞEKÁR Canım nasıl Hüseyin Şakir Ahmet? Ben sana ne söylüyorum, sen ne anlıyorsun.. KAVUKLU - Biraz daha böyle devam edersen, Allah bilir bağlarım seni.. PİŞEKÅR - Ne münasebet.. KAVUKLU - Ne minas, ne karabet.. Artık illâllah. PİŞEKÁR - Şu manzaraya bak.. Hissiz sen de.. KAVUKLU -Kim ben mi? PİŞEKÅR -Hamdiciğim sen adamı çıldırtırsın.. KAVUKLU -Öyle deme.. Ben lolo yutmam.. PİŞEKÂR - Cahilce sözleri bırak da işe başlayalım. KAVUKLU -Ulan hangi işe? KAVUKLU - Eh -Ha FISEKAR KAVUKLU -Ne -Ha na PİŞEKÂR - Canim hangi işe olacak. Devrüteslim işine. KAVUKLU -Ay bir de devrilmiş testi var mı? PİŞEKÅR FISEKAR KAVUKLU -O PISEKAR -C KAVUKLU-B PİŞEKÅR - İki adım yer kaldı, haydi yürü.. Yürüsene ne duruyorsun... KAVUKLU - İsmail yarım saattir harman beygiri gibi döndük durduk.. Yeter artık.. Ben aç kalmaya razıyım. Dükkândan da vazgeçtim. Ben eve dinlenmeye gidiyorum. PİŞEKÁR - Haydi canım çocukluğu bırak.. İşte bak iki adım kaldı. Geldik bile.. (Dükkânın yanına gelerek, şakşakla parmaklığı kuvvetle sarsar.) Bismillâh... Buyrun efendim işte dükkân. KAVUKLU -İsmail şimdi senin gırtlağını sıkabilirim. PİŞEKÁR -Neden efendim.. İş buldum diye mi? FISEKAR KAVUKLU PISEKAR KAVUKLU PISEKAR KAVUKLU FISEKAR KAVUKLU FISEKAR KAVUKLU KAVUKLU-Şu dükkan dediğin deveye benzeyen şeyin önünden belki on defa geçtik be. İnsafina turp sıktığım herifi.. Ulan bana garezin ne be.? PISEKAR KAVUKLU PISEKAR KAVUKLU PISEKAR a -C KAVUKLU - Canım ne devrilmiş testisi? Devrüteslim yani dükkânı ve içinde aletleri sana teslim edeceğim. FISEKAR KAVUKLU PISEKAR KAVUKL PISEKAR KAVUKI PISEKAB KAVUK PISEKA KAVUK SEKA KAVU SEK SER LAV