7. I. Bodrumdan hızlıca çıktı. Belli ki yavru. pek bir açtı . Binanın dış kapısının camı neredeyse kinkti. Kapıdan dışanya bir ç

7. I. Bodrumdan hızlıca çıktı. Belli ki yavru. pek bir açtı . Binanın dış kapısının camı neredeyse kinkti. Kapıdan dışanya bir çırpıda çıkıverdi. Bir an önce sokağın köşesindeki peynirciye ulaşmak istiyordu. Mahalleli çocuklara yakalanma gibi bir lüksü yoktu. Bu, vakit kaybetmek demekti. Çevreye üstünkörü bir göz gezdirdi ve kaldırıma park eden bir arabanın altından geçerek yola doğru atıldı. II. En iyi buğday yarışmasına senelerdir katılan bir çiftçi, büyük ödülü o yıl da kazanmıştı. Yarışmayı izleyen gazeteciler, çiftçiden bu başarısının sirrini öğrenmek istediler. Çiftçi, bu sırrın kendi buğday tohumlarını komşularıyla paylaşmasında yattığını söyledi. Gazeteciler bu cevaba çok şaşırdılar. III. Yolda bir trafik kazası olmuştu. Olayı gören herkes oraya yığılmıştı. Genç bir gazeteci fotoğraf çektirmek için olayın yakınına gitmek istiyordu, fakat kalabalıktan bir türlü o tarafa doğru ulaşamıyordu. Aklına kurnazca bir fikir geldi ve bu fikrini uygulamaya başladı. IV. Hemen Gayle'nin sözleri geldi aklıma. Bir kaç hafta boyunca sürekli dondurma alip verdikleri kuponları doldurdum. -1 Hiçbir çekilişte de kazanamadım. Bu kırmızı arabayı mutlaka Gayle'ye almalıydım. Dördüncü haftanın sonunda artık çekilişte kazanmaktan ümidimi yitirmiştim. Dükkân sahibi ile konuşarak bana bu arabalardan bir tanesini satmalarını rica ettim. Numaralandırılmış cümlelerden hangisi farklı bir kişi ağzıyla anlatılmıştır? Al B) III. C) IV D) II.