Hayalindeki netler. İhtiyacın olan her şey. Tek platform.

Soru çözüm, yayın seti, birebir rehberlik, canlı dersler ve daha fazlası Kunduz’da. Şimdi al, netlerini artırmaya başla.

Soru:

7. L Olmuş ya da olabilecek olayları anlatır. II. Kişiler, çoğu zaman, hayatlarının belli ve kısa bir dönemi içinde izlenir. III

7. L Olmuş ya da olabilecek olayları anlatır.
II. Kişiler, çoğu zaman, hayatlarının belli ve kısa bir dönemi içinde izlenir.
III. Ayrıntılara girmekten sakınılır.
Yukarıda bazı özellikleri verilen yazı türünün örneği aşağıdakilerden hangisidir?
A) Ahmet Ha

7. L Olmuş ya da olabilecek olayları anlatır. II. Kişiler, çoğu zaman, hayatlarının belli ve kısa bir dönemi içinde izlenir. III. Ayrıntılara girmekten sakınılır. Yukarıda bazı özellikleri verilen yazı türünün örneği aşağıdakilerden hangisidir? A) Ahmet Haşim, 1885'te Bağdat'ta doğdu, 1933'te İstanbul'da öldü. Ahmet Haşim, 1908 sonrası Fecr-i Âti ismi altında toplanan şair ve yazarlarla beraber kendini tanıtmıştır. Bu topluluğun bütün üyeleri gibi o da Tevfik Fikret ve Cenap Şahabettin'in etkisinde kalmıştır. Onun şiirlerinde Türk şairlerinden çok Fransız şairlerinin etkisi görülür. Şairin, "Piyale, Gol Saatleri" gibi şiir kitapları yanında "Bize Göre" adlı bir deneme kitabı da vardır. B) Bunun üzerine bir kurt aslana yaklaşarak dedi ki: -Çakalın hıyaneti meydana çıkmıştır. Hükümdarın yapması gereken, onu affetmemektir. Çünkü bu haini affettiği takdirde başka bir haini ele geçirmesine imkân kalmaz. Aslan da çakalın meclisten çıkarılmasını ve yakalanmasını emretti. C) 1951 yıl mayıs sonu ya da haziran başı olmalı. İstanbul Yüksek Tahsil Derneği kurucularıyla birlikte ben de tutuk- landim. Çalıştığım Orta Anadolu kasabasında tutuklanarak ertesi günü Sultanahmet'e yollanmıştım. Bir buçuk ay kadar orada yattıktan sonra tahliye edildim. D) Topal Durmuş'un oğlu Mustafa, tuza gidiyordu. İstasyon yanında mola verdi. Eşeğini ağaçların altına bıraktı. Ken- disi parmaklığın iç yanına geçti. Belini ağaca dayadı, kuşağından ekmeğini çıkardı. Sanki burası bir çayırlık, bu demiryolu da bir akarsu imiş gibi bakıp elindekini yemeğe başladı.