Hayalindeki netler. İhtiyacın olan her şey. Tek platform.

Soru çözüm, yayın seti, birebir rehberlik, canlı dersler ve daha fazlası Kunduz’da. Şimdi al, netlerini artırmaya başla.

Soru:

8. Test - Metin Türleri - Il 1. Bölüm 1. Konuların ele alınış şekline göre 1920-1946 arasında yazılan romanları dört ana gruba b

8. Test
-
Metin Türleri - Il
1. Bölüm
1.
Konuların ele alınış şekline göre 1920-1946 arasında yazılan romanları dört ana gruba bölmek
mümkündür:
Sosyal ve Siyasi Olayları Esas Alan Romanlar: Bu romanlar insanı, aileyi ve çevreyi ül-
kemizin sosyal ve siyas

8. Test - Metin Türleri - Il 1. Bölüm 1. Konuların ele alınış şekline göre 1920-1946 arasında yazılan romanları dört ana gruba bölmek mümkündür: Sosyal ve Siyasi Olayları Esas Alan Romanlar: Bu romanlar insanı, aileyi ve çevreyi ül- kemizin sosyal ve siyasî değişmesi içerisinde ele alarak inceler. Bu romanların asıl hareket noktaları ve sundukları mesajlar da siyasî ve sosyaldir. Anadolu Romanları: Bu romanlar Anadolu'yu, Anadolu insanın yaşadığı sıkıntıları anlatmıştır. Her bir roman bir Anadolu kasabasında cereyan eden olaylar etrafında şekillenir. Tarihî Romanlar: Türk tarihinin önemli olaylarının veya tarihin seyrini değiştiren önemli devlet adamlarının hayatlarının ve başlarından geçen olayların anlatıldığı romanlardır. Aşk Romanları: Aşk romanları, konusu sadece kadın erkek ilişkisine dayanan romanlardır. Bazı aşk romanlarında diğer konulara da temas edilmiş olsa bile romanin asıl omurgası kadın erkek iliskisidir. Buna göre aşağıdakilerden hangisi açıklaması verilen roman türlerinden birine ait değildir? A) Padişah, kendisi aleyhinde faaliyet gösterenleri iki gruba ayırarak onlara karşı politikalar ge- liştirmeye karar verir. Birinci grupta para ve mala karşı arzusu olanlar vardır. Bunları sürekli maddi imkânlarla destekleyerek kendi saflarına çekmeye çalışacaktır, ikinci grupta samimi aydinlar vardır. Bunları da değişik devlet görevlerine davet edecektir. B) Mevcudiyetini öksürüğü, aksiniği ile bile duyurmayan bu adamdan tuhaftır ki hepimiz çekinir, ürkerdik. Cam kavanozda balık gibi sessiz, pitirtisiz; bulunduğu odadan bile habersiz yaşadığı hâlde gene de "Bu yaşlı adam ne der, ne düşünür, ne yapar?" diye üzülür meraka düşerdik. Halbuki o ne bir şey der ne bir şey düşünür ne de bir şey yapardı! C) Ali Şahin Efendi okulu bitirir bitirmez, Maarif Nezaretine giderek kendi arzusuyla Anadolu'ya gitmek istediğini söyler. Hemen Sarova kazasına tayin ederler. Ali Şahin Efendi, kazaya gel- diği zaman tanıdığı memur ve eşrafın yeniliklere açık olmadığını görür. Herkes kendi kozasını oluşturmuş ve herkes birbirini kabullenmiştir. D) Atllar geniş çayırlığa dağılmışlar, dinleniyorlardı. Atından inmemiş olan Yüzbaşı Işbara Alp, buyruklar veriyor; atını öteye beriye sürüyordu. Gece basıp ortalık iyice kararınca o da atından indi. Çerilerinin yaktıkları ateşe doğru yürüdü. At uşağı Çalik, onun ağını almış gezdiriyordu. Bu gece yüzbaşının gönlünde bir sıkıntı vardı. Bilmeden iş görüyordu. Ateşe doğru isinmak için yürümüştü. Ateşe yaklaşınca yaz olduğunu, isinmak gerekmediğini hatırladı.