9. Çarşıdaki kuyumcu dükkânları önünde Feridun iki saattir dolaşıyor, hiçbirine girmeye cesaret edemi- yordu. Satacağı bir şeyi
9. Çarşıdaki kuyumcu dükkânları önünde Feridun iki saattir dolaşıyor, hiçbirine girmeye cesaret edemi- yordu. Satacağı bir şeyi kalmamıştı yalnız cebinde bir tıraş fırçası vardı ki onun bir değeri olup olmadığını sormak istiyordu. Fildişi saplı, nakışlı, işlemeli de olsa bir tıraş fırçasının değeri ne olabilirdi? Bunu sormak- tan utanıyordu. Hem yalnız utanmak değil, biraz da korkuyordu. Kuşkusuz beş para etmeyecekti. Ona vaktiyle bunu hediye eden Yahudi,"Değerlidir, kadri- ni bil, sakın atma, zamanında işe yarar!" dediğinde muhakkak eğlenmişti, bu bir şakaydı. Şimdi ona gü- venerek nasıl soracaktı? Bu metnin anlatımına hâkim olan aşağıdakilerden hangisidir? A) Öyküleme B) Betimleme C) Benzetme D) Karşılaştırma