9. Gazeteci: (1) -- Gazeteci: (II) -- Yazar: Yazarın, o yıllardaki toplumsal değişimleri, dönüşümleri yazmak gibi bir amacı yok.

9. Gazeteci: (1) -- Gazeteci: (II) -- Yazar: Yazarın, o yıllardaki toplumsal değişimleri, dönüşümleri yazmak gibi bir amacı yok. Öyküsünü yazarken yaşadığı yılların renklerinden, çizgilerinden, havasından, çocukluk ve ilk gençlik yıllarına duyduğu özlemden söz ediyor. Çizdiği bu eski zaman tablosunda, yukarıda sözünü ettiğim değişimin izleri kendiliğinden yer alıyor. Biz de bunlardan düne yani geçmişe yönelik bilgiler ediniyoruz. fazar: Yazarlık, kendini anlatmak değil, tam tersine, bir başkası olabilmektir. Kendini bir başka insanın yerine koyarak, onun öyküsünü yüreğinde hissetmek, anlamak ve anlatmak demektir. Yazar yapıtlarında farklı insanları buluşturabiliyorsa onlar arasında köprüler kurabiliyorsa yazın insanı olabilir. Bu diyalogda boş bırakılan yerlere aşağıdakilerden hangisi sırasıyla getirilebilir? A) 1 Yazar, eserinde merkeze daha çok kendi özlemlerini mi koymaktadır? (II) Yazarlık bir tür kendini anlatma işidir, diyebilir miyiz? B) O Yazarın anlattıklarına bakarak eserinde amaçlarına ulaştığını söyleyebilir miyiz? (II) Yazarların hikâyelerini anlattıkları karakterlerle duygudaşlık kurmaları gerekli midir? C) (1) Eserinizi yazmadan önce geçmişe yönelik bilgileri derlemeye çalışır mısınız? (1) Yazarın yapıtlarında karakter çeşitliliğini sağlamak gibi bir sorumluluğu var mıdır? DW Eserde salt kişilerin başından geçenlere değil dönemsel değişimlere değinmek de amaçlanır, görüşüne katılır mısınız? (II) Başkalarının hikâyelerini anlatmaya gayret eden bir yazar kendisini geri planda bırakmış olmaz mı?