bile kı- Etrafı <. Ak- nkar ge- ler de zılarıysa onları tanımamam için sırtlarını çeviriyor. Ortaya çıkarttığım cümleler, basama

bile kı- Etrafı <. Ak- nkar ge- ler de zılarıysa onları tanımamam için sırtlarını çeviriyor. Ortaya çıkarttığım cümleler, basamakları yer yer çü- On dakikadır önümdeki Ingilizce paragrafla boğuşuyorum. Kelimelerden bazıları uzaktan el sallıyor, ba- rüyerek kırılmış tahta köprüler gibi. Göz ucuyla hocaya bakıyorum. Elindeki teste dalmış. Sabahtan beri derse girmekten yorgun, aldığı maaştan hoşnutsuz. İlk derste "Ben sizin gibi şanslı olamadım." demişti üniversiteyi bitirdiğim gibi atandığımı öğrenince. "Şanslı değildim, eşek gibi çalıştım." diye karşılık ver- mek isterdim ama yapmadım tabii. Safça bir gülümsemeyle geçiştirdim bu gafını. Çocuklarına kitapları gösterdi. Küçük olanı, öğretmeninin defterine çizdiği gülücüğü göstererek minik parmaklarını birleştirip, nefis bir yemeği gösterir gibi yaptı. Büyük olanı da beş işareti yapınca babaları ikisini birden öptü. Anneleri elinde bir telefon defteriyle bu mutluluğu böldü. Bu müjdeyi her zamanki gibi çocuklarının daha fazla heyecanlanması için aheste imalarla anlattı. Arkasından büyük kızına numarayı vererek otobüsten yer ayırtmasını istedi. Babaları, şehrin çıkışındaki yoldan bineceklerini söylemesini ilave etti. Aşağıdakilerden hangisi bu metinlerin ortak yönlerinden biri değildir? A) Sıfatlardan yararlanmaları Birden fazla duyuya yer vermeleri B) Benzetmeye yer vermeleri D) Öykülemeye yer vermiş olmaları