• Bir şeyi bulunduğu yerden kuvvet kullanarak veya gevşeterek çıkarmak, çekip ayırmak. Kurulmuş bir şeyi parçalarına ayırmak. Ay
• Bir şeyi bulunduğu yerden kuvvet kullanarak veya gevşeterek çıkarmak, çekip ayırmak. Kurulmuş bir şeyi parçalarına ayırmak. Ayırmak, uzaklaştırmak, vazgeçirmek. "Sökmek" sözcüğü, aşağıdaki cümlelerin hangi- sinde bu anlamlarından herhangi biriyle kulla- nılmamıştır? nunuamox A) Bu çoban şu yandaki ağacı kavrasa dibinden söker götürür. De an B) Gençler kendi aralarındaki iddia üzerine er makineyi söktüler. C) Bir toplumu batıl inançlarından sökmek hiç de kolay değildir. D) Fransızcayı birkaç ayda sökmesi, diğer öğrencilerin dikkatini çekmişti.