Bu kez Ahmer meydana girdi. Ali'ye bir gürz vurdu ve kalkanını iki parça etti. Ali, atıyla birlikte yere yıkıldı. Abdüsselâm atı
Bu kez Ahmer meydana girdi. Ali'ye bir gürz vurdu ve kalkanını iki parça etti. Ali, atıyla birlikte yere yıkıldı. Abdüsselâm atını meydana sürdü. Ahmer'e birkaç oyun yaptı, Ahmer kızdı, bir gürz vurdu. Abdüsselâm'ın kalkanı dağıldı. Süngüyle vurunca atından yere yıkıldı. Adamları bağrıştılar, Abdüsselâm'ı alıp meydandan dışarı çıkarttılar. Ahmer o gün meydanı tuttu ve kırk Müslüman yiğidi mağlup etti. Kimini öldürdü, kimini de yaraladı. Yine meydana er diledi. Kimse giremedi. Ahmer bu defa Müslüman askerleri üzerine saldırdı ve bir hayli kişiyi yaraladı. Sonra dönüp meydana geldi. Kâfirler şad oldular. Diğer taraftan müminler çok üzüldüler. Abdest alıp akşam namazını kıldılar. Sabaha kadar tevhitler, tekbirler getirdiler. Sabah olunca kâfir askerleri savaş yerine akın akın geldiler. Alay alay durup saflar bağladılar. Müminler de hendekten dışarı çıktılar ve saflar bağladılar. Abdülvahap meydana girdi ve: “Mu- hammed Aleyhisselâm'ı gördüm ve önünde çok gazalar eyledim. Kim ölümü istiyorsa meydana gelsin.” dedi. Ahmer, bu serzenişi duydu ve meydana girdi. Süngüsüyle hamle kıldı. Abdülvahap bu hamleyi sa- vuşturdu. Abdülvahap hamle kıldı. Ahmer, bir gürz darbesiyle Abdülvahab'ın kalkanını dağıttı ve gürz göğsüne isabet etti. Ağzından burnundan kan boşandı ve atından yere yığıldı. Bu defa Emir Ömer atını meydana sürdü ve Ahmer'in önünü kesti. Ahmer, emir giysileriyle bu zatı görünce seslendi: "Kimsin?" Emir Ömer: "Müminlerin serveriyim.” dedi. “Tamam, ben de seni ister dururdum.” dedi. Cenge tutuştular. Bunlar cenkteyken Abdüsselâm Cafer'in yanına geldi ve: "Ey uğursuz! Senin yüzünden bu kadar mümin yok oldu... Sen ata bindiğin vakit ne uğursuz saatmiş. Neredeyse Ahmer, Emir Ömer'i öldürecek... Alemi harap ettin, durmuş bekliyorsun.." diye kötü sözler söyledi. Cafer sabretti, hiç tınlamadı. 137