Deneme 13 1 1 Güneşin eriyip 14. Büyükada'da temmuz başı... Öğleüstü ... toprakları, yaprakları kavrayıp kavurduğu, yalayıp parl
![Deneme 13
1
1
Güneşin eriyip
14. Büyükada'da temmuz başı... Öğleüstü ...
toprakları, yaprakları kavrayıp kavurduğu, yalayıp parlat-
tığı bir gün. Gökten dökülen sıcak, yanakları yakıyor, gö-
ğüsleri eziyor, nefesleri tıkıyor. Elle tutulabilir bir alev hâli](https://media.kunduz.com/media/question/seo/raw/20220430084056700083-3327213_MLVMJvJQy.jpg?h=512)
Deneme 13 1 1 Güneşin eriyip 14. Büyükada'da temmuz başı... Öğleüstü ... toprakları, yaprakları kavrayıp kavurduğu, yalayıp parlat- tığı bir gün. Gökten dökülen sıcak, yanakları yakıyor, gö- ğüsleri eziyor, nefesleri tıkıyor. Elle tutulabilir bir alev hâli- ne geliyor. Ortalık gözleri kamaştıracak derece aydınlık... Karşıdaki çamlar yanık, siyah bir leke gibi duruyor. Bu ka- dar nura dayanamayan gözler sönüyor ve kapanan göz kapakları altında kımıldanmak istemiyordu. Yer, gök bir kor hâlinde için için yanıyordu. Bu metnin anlatımıyla ilgili olarak aşağıdakilerden han- gist söylenemez? A) İkilemeye yer verilmiştir. B) Dokunma duyusuyla ilgili ayrıntılardan yararlanılmıştır. C) Abartılı ifadeler kullanılmıştır. D) Devrik cümlelere yer verilmiştir.