Hayalindeki netler. İhtiyacın olan her şey. Tek platform.

Soru çözüm, yayın seti, birebir rehberlik, canlı dersler ve daha fazlası Kunduz’da. Şimdi al, netlerini artırmaya başla.

Soru:

Deneme - 2 34. - 35. soruları aşağıdaki parçaya göre cevaplayınız 35. Bu parçadan hareketle aşağıdaki yargılardan hangisine ulaş

Deneme - 2
34. - 35. soruları aşağıdaki parçaya göre
cevaplayınız
35. Bu parçadan hareketle aşağıdaki yargılardan
hangisine ulaşılamaz?
Yaşanmışlıklardan estetik bir eser ortaya çıkarmak
usta sanatçılara özgü bir durumdur.
Yaşamın eserlere olduğu gibi yans

Deneme - 2 34. - 35. soruları aşağıdaki parçaya göre cevaplayınız 35. Bu parçadan hareketle aşağıdaki yargılardan hangisine ulaşılamaz? Yaşanmışlıklardan estetik bir eser ortaya çıkarmak usta sanatçılara özgü bir durumdur. Yaşamın eserlere olduğu gibi yansıtılması sanatçının yaratıcılığını engeller. C) Edebi eserle belgeselin temel farkı, yaşananların aktarımındaki yaklaşımdir. DY Edebi eserlerin temel özelliklerinden biri metinler arası göndermeler yapılmasıdır. E) Edebiyat eserlerinde hayattan alınan olay ve kişiler, estetik bir yapı içinde yeniden yaratılır. Yaşanan olayları yazınsal bir kurmacaya dönüştürmek, büyük yazarların gayet iyi başardığı estetik bir eylemdir. Yaşanan gerçekliğin ya da güncel olayların kurmacaya dönüştürülmesi ve metin içi gerçeklik olarak yeniden üretilmesi, yoğun bir estetik çaba gerektirir. Bunun için yazınsal dil içinde yeni bir dünya ve yeni bir gerçeklik kurgulamak şarttır. Bu tarz metinlerde göndermeler yoluyla yaşanmış gerçeklere işaret edilir ve o gerçeklerle küçük temaslar kurulurken bir taraftan da yepyeni bir gerçeklik üretilmesine özen gösterilir. Yaşantıların ya da tanıklıkların olduğu gibi dile getirilmesi, "belgesel gerçekliği" içinde kaldığı için yazılanları sinirlandinir. Hayatın edebiyat estetiğiyle yeniden düzenlenmesi: gerçekliğin, yazınsal kurgu, dil ve üslup aracılığıyla metin içi gerçekliğe dönüştürülmesi anlamına gelir. Bu noktada artık o metnin "belgesel olma" değil, "edebî olma" håli söz konusudur. Bu durumu Jean Paul Sartre'in şu ünlü sözü çok güzel özetler: "insan, bazı şeyleri söylemeyi seçtiği için değil, onları belli bir biçimde söylemeyi seçtiği için yazardir." 36. Romanlarının yayım tarihlerine bakıldığında Jungersen'in üretken bir yazar olmadığı söylenebilir. Kendisi bu durumu romana başlamadan önce çok