Hayalindeki netler. İhtiyacın olan her şey. Tek platform.

Soru çözüm, yayın seti, birebir rehberlik, canlı dersler ve daha fazlası Kunduz’da. Şimdi al, netlerini artırmaya başla.

Soru:

dzisi çeşidi olan "sohbet" (söyleşi), yazarın herhangi bir konu hakkındaki kişisel duygu ve düşüncelerini, okurla konusu Okurla konuşuyormuş gibi bir anlatımla yazdığı yazılardır. Bu türün en belirgin

dzisi çeşidi olan "sohbet" (söyleşi), yazarın herhangi bir konu hakkındaki kişisel duygu ve
düşüncelerini, okurla konusu
Okurla konuşuyormuş gibi bir anlatımla yazdığı yazılardır. Bu türün en belirgin özelliği,
Sicak ve samimi bir konuşma havası taşımasıdı

dzisi çeşidi olan "sohbet" (söyleşi), yazarın herhangi bir konu hakkındaki kişisel duygu ve düşüncelerini, okurla konusu Okurla konuşuyormuş gibi bir anlatımla yazdığı yazılardır. Bu türün en belirgin özelliği, Sicak ve samimi bir konuşma havası taşımasıdır. Bugün “söyleşi” de denilen bu türün eski adıs'musa- habe"dir. Aşağıdaki metinlerden hangisi açıklaması yapılan türe aittir? Uç beş gun once gönlüm gibi hava da pek durgundu. Böyle havalarda, ne yalan söyleyeyim, kolumu kaldirasım gelmez. Mutlaka sizlerde de durum aynıdır. Neticede hepimiz insanız öyle değil mi? Hâl böyle olmakla birlikte kendime sürekli hayatın bir bütün olduğunu ve her durumun kendine özgü güzellikleri oldu- ğunu söylerim. Size de tavsiye ederim. Çünkü gerçekten işe yarıyor. B) Bitki denildiğinde hepimizin aklına toprak, su ve güneş gelir. Bu nedenle bitkilerin hemen hemen hepsi toprakta yetişir. Peki, onları toprakta değil de başka ortamlarda yetiştirebilir miyiz? Bilimsel çalışmalar sonucunda topraksız tarım yapılabilmekte. Hem de daha verimli ve daha tasarruflu bir tarım yolu oldu bu yöntem. Bilim adamları, bu yöntemle hızla artan nüfusun gıda ihtiyacının karşılanabileceğini belirtiyorlar. Bos vaktim oldukça sinemaya giderim. Yumuşak bir karanlığa gömülmüş, makinenin hışırtısını dinleyerek vücudumun değil, ruhumun bir çetin yol üzerinde mola verdiğini hissederim. Karanlık, ölümün bir parca- sidir, onun için dinlendiricidir. Dünyada bir tek ben varmışım gibi hisseder ve ruhumun derinliklerine dalar giderim 23 Nisan 1920'de açılan Büyük Millet Meclisinin ikinci çalışma yılının başlangıç günüydü. Mustafa Kemal Pasa Meclise baskanlık ediyordu. Paşa'nın konuşması bittikten sonra Hamdullah Suphi Bey kürsüyele rak 1921'de kabul edilen Istiklâl Marşı'nı gür sesiyle okudu. Bir dana, bir daha derken mars tam därt date okundu ve mebuslar ayakta dinledi.