e yaygın olan ka- antik var" teker- le ilgisi olmayan eri sürerek doğru- efeciler arasında k tüm insanlarda dir. İnsanlara ay- s
e yaygın olan ka- antik var" teker- le ilgisi olmayan eri sürerek doğru- efeciler arasında k tüm insanlarda dir. İnsanlara ay- sav, birinci savi : Tüm insanlarda erine yüzlerce yo- ahip? arak çıkarılacak ngisidir? ine oluşan ve do- n olarak açıklana- yen bir mantıktan ayrılmıştır. ması yanlış bir tu- 04 20. Karşılaştırmalı edebiyat son dönemlerde edebi mera- kımızı hayli cezbetmekte fakat bu işin dünyada nasıl başladığını aydınlatmamız gerekir. Konuyu başlatan ve "sorun"laştıran Goethe oldu. 19.yüzyılın başında Goet- he İranlı şair Hafız'ı okumuş, çok etkilenmişti. Bu etkiyle O Divan'ı yazdı. Gene bu yıllarda Eckermann adında genç bir yazar, hayranı olduğu Goethe'nin yardımcılığını üst- lenmişti. Eckermann, Goethe ile uzun, ayrıntılı konuşma- larını kitaplaştırdı. Burada, Goethe'nin Hafız'ı okuduktan sonraki sözünü de okuruz: "Dünya edebiyatı çağı geliyor. Hepimiz bunu çabuklaştırmak için çaba göstermeliyiz." Bu, yalnız Almanya değil, bütün Avrupa için çok yeni, do- layısıyla epey şaşırtıcı bir yargıydı. Batı kendi edebiyatını biliyordu; "edebiyat" denince anladığı buydu. Evet, bütün toplumların kendilerine özgü edebiyatları vardı ama bun- lar olgunlaşmış, Batı düzeyine erişmiş edebiyatlar değildi. Bu paragraftan aşağıdaki yargılardan hangisine ula- şılabilir? TASARI EĞİTİM YAYINLARI A) Karşılaştırmalı edebiyat sorunsalı Batıdan bir yazarın doğu menşeyli bir kitabı okumasıyla başlar. B) Eckermann ile Goethe'nin Hafız ile ilgili çalışmaları karşılaştırmal edebiyatın gelişmesine olanak sağla- mıştır. C) Karşılaştırmal edebiyat terimi tüm dünyada ilk olarak şaşkınlıkla karşılanmıştır. D) Avrupalı edebiyatçılar Doğu edebiyatını gelişmemiş olarak görürler. E) Goethe'nin etkilendiği Iranlı tek şair Hafız'dır.