EVİ -1- Ben "Günler ne zaman uzar veya kısalır, ne zaman geceyle eşitleşir, kasım kaç gün- dür?" bilmiyorum. Ben, tuzlu bademin
EVİ -1- Ben "Günler ne zaman uzar veya kısalır, ne zaman geceyle eşitleşir, kasım kaç gün- dür?" bilmiyorum. Ben, tuzlu bademin ve- ya sakız leblebisinin macerasını bile bilmez- dim. Bunları da pastalar, çikolatalar gibi, insanların yaptığı şeyler sanırdım. Ben bü- tün bunları ve badem ağaçlarının hayatı- ni, nohut tarlalarını sarışın küçük bir kızdan öğrendim. Bezler, kadifeler; kanepe örtü- leri, üstümdeki her şey -gömleğim, krava- tim, yakamdaki kola- ayakkabılarım, özel- likle de ayakkabılarım! Sarışından önce ben, kösele diyor, belki de Fransız kösele- si iyidir, diyordum. Macar derisi diyordum, vidala, rugan diyordum. Ama keçicikleri, mandaları aklıma bile getirmiyordum. Son- ra kumaşlar! Ben onların isimlerini, ütü tu- tup tutmayanlarını bilirdim ama bir iplik kı- rıntısından otlara, iklimlere, koyunların, ke- çilerin cinslerine gidemezdim. Onları sarı- şın kız biliyordu. Parçaya göre yazarla sarışın kız ara- sındaki en büyük fark nedir? A) Yazarın olaylara yüzeysel, sarışın kı- zın ise etraflıca bakması B) Yazarın modayı, sarışın kızın ise do- ğayı yakından bilmesi Yazarın okuyarak, sarışın kızın gözlem- leyerek öğrenmesi DIYazarın aklıyla, sarışın kızın duygula- rıyla hareket etmesi