Fil dişinden saraylarda oturan bazı seçkinler, kendi sarayla- rında etraflarının ne kadar güzel olduğunu düşünürler, her tarafın
Fil dişinden saraylarda oturan bazı seçkinler, kendi sarayla- rında etraflarının ne kadar güzel olduğunu düşünürler, her tarafın kendi sarayları gibi olduğunu varsayarlar. Halkın kafası bu sarayları almadığı zaman halka kızar, onları cehaletle; estetikten ve güzellikten anlamamakla suçlar, halkın dilini ve edebiyatını temelsiz ve harabe yapılar olarak görürler. Ancak yıkılacak ve yok olacak olan halkın kerpiç evi değil onların sarayıdır. Çünkü hayatla buluşmayan yapay dil ve edebiyat yok olmaya mahkûmdur. Bu parçada aşağıdakilerin hangisi vurgulanmaktadır? A) Kendilerini halktan üstün gören insanlar vardır. B) Dil ve edebiyat halkla barışık olduğu sürece var olacaktır. C) Halkın dili ve edebiyatı yapaylıkları kaldırmaz. D) Dil ve edebiyatın kalıcılığı estetik güzelliğiyle ilgilidir. E) Toplum, hayatını edebiyatsız sürdüremez.