Gustave Flaubert, "Ben Don Kişot'u okumadan önce, ezbere biliyordum." demişti. Bu büyük söze, Flau- bert'i belki de en iyi anlam
Gustave Flaubert, "Ben Don Kişot'u okumadan önce, ezbere biliyordum." demişti. Bu büyük söze, Flau- bert'i belki de en iyi anlamış olan Thibaudet'in bile gereken önemi vermemesine şaşılır. İnsanın aklına ilk gelen, Flaubert'in, Don Kişot'u çocukluğunda din- lemiş olduğudur. Öyleyse, büyük romancı Cervantes herkesin söyleyebileceği bir şeyi söylemiş oluyordu. Bütün ünlü kitapların ortak kaderi "okunmadan bilin- mek" değil midir? Kaç aydın İlyada'yı, İncil'i, Kur'an'ı, İlahi Komedya'yı ya da Leyla ile Mecnun'u okumuş- tur? Bununla birlikte bu kitapları "aşağı yukarı" bildiği- ni sanır herkes. Yukarıdaki parçanın yazarının Don Kişot'tan yola çıkarak okuyucuya ulaştırmak istediği mesaj aşağıdakilerden hangisidir? A) Büyük yapıtlar insanlığın ortak duygu ve düşüncelerini seslendirir. X 2. B) Büyük yapıtlarda herkesin anlayabileceği konu- lara yer verilir. C) Büyük yapıtları okumasak bile ne anlatıldığını hissedebiliriz. que D) Büyük yapıtlar okunmamış olsa bile ne anlat- tıkları konusunda çevremizden bilgi edinebiliriz. E) Büyük yapıtlar ne yazık ki en az okunan yapıt- lardır.