hafif: Belli belirsiz yıkılmak: devrilmek ayak: Bacakların bilekten aşağıda bulunan ve yere basan bölüm Aşağıdaki cümlelerin han

hafif: Belli belirsiz yıkılmak: devrilmek ayak: Bacakların bilekten aşağıda bulunan ve yere basan bölüm Aşağıdaki cümlelerin hangisinde "hafif, yıkılmak, ayak" sözcükleri belirtilen anlamlarını karşılayacak şekilde kullanılmıştır? A Saat altıda yediğim hafif bir akşam yemeğinin ardından televizyonun karşısında yıkılmış bir vaziyette ayaklarımı uzatmış kalmıştım. B) Ofiste ağır, hafif bütün işler onun üzerine yıkılmış oldu- ğundan hem eyraklarla uğraşıyor hem de gelenin gide- nin ayağını çekmek zorunda kalıyordu. Gölcük depreminde ufak bir çocuğun yıkılmış binanın enkazından kırık bir masa ayağına sarılmış bir vaziyette iki gün sonra çıkarılması hiç de hafife alınacak gibi ba- sit bir olay değildi. Sokak kabadayısının hafif yana yıkılmış gibi yürüyüşü ve ayağını yan basışı mahalleye korku saldığından kimse yanından geçmeye bile cesaret edemiyordu. E) Hafif bir insan olduğunu fark edemediğim arkadaşımın aslında sırlarımı herkese anlatan ayaktakımından biri ol duğunu duyduğumda yıkılmıştım.