Halide Edip Adıvar, eserinde II. Abdülhamit Dönemi'nin İstanbul'unu her zümreden insana yer vererek anlatmakla yetinmemiş. Yalnı
Halide Edip Adıvar, eserinde II. Abdülhamit Dönemi'nin İstanbul'unu her zümreden insana yer vererek anlatmakla yetinmemiş. Yalnızca belli bir tarih dönemindeki yaşamı canlandırmak değil, aynı zamanda bu insanların yaşamı dolayısıyla genel bazı siyasal ve toplumsal sorunlarla ilgili düşüncelerini anlatmayı da amaçlamış. Bunun için de tezli bir roman yazmış. Tezli romanın tehlikesi, yazarı, kişiler arasındaki ilişkiyi, olayları tezin doğrultusunda zorlamaya itmesidir. Halide Edip Adıvar da "Sinekli Bakkal da bu tehlikeyi savuşturamamış. Okurken hissediyoruz ki olaylar, yazarın kafasındaki bir görüşü dile getirmek için düzenlenmekte ve Rabia ile Italyan Peregrini de yazarın tezi gereği evlendirilmektedir. Kısacası, olayların kitabın ilk yarısındaki doğal gelişimi, çatışmaların yarattığı gerilim ve dramatik sahneler ikinci yarıda silinip giderken yerlerini, Rabia ile Pergerini arasındaki zorlama ve yapay bir ilişkinin gelişimine bırakınca roman, hızını ve canlılığını kaybetmektedir. 40. Bu parçadan hareketle Halide Edip Adıvar ile ilgili aşağıdakilerden hangisi söylenebilir? A) Kahramanlarına kendi kişiliğinin damgasını vurmuştur. B) Anlattıklarında okurların kendilerini bulmasını sağlamıştır. C) Bir şeyleri kanıtlama kaygısı, romancılık kaygısına üstün gelmiştir. Roman türündeki kalıplaşmayı kırmak için konu çeşitliliğine yönelmiştir. Eserinde okurların beklentilerine cevap vermeyi hedeflemiştir.