Iki arkadaş, bir ormanda ağaç kesiyorlardı. Birincisi sabahları erken- den kalkıyor, ağaçları kesmeye başlıyor, bir ağacı deviri
Iki arkadaş, bir ormanda ağaç kesiyorlardı. Birincisi sabahları erken- den kalkıyor, ağaçları kesmeye başlıyor, bir ağacı devirir devirmez he- men ötekini kesmeye başlıyordu. Dinlenmek bir yana, öğle yemeği için bile kendine zaman ayırmıyordu. Akşamları ise arkadaşı eve döndükten sonra da çalışmasını sürdürüyor. Ondan birkaç saat sonra evine dönü- yordu. İkinci adam, ağaç keserken dudağında bir islik, zaman zaman dinleniyordu. Akşam hava kararmaya başladığında ise daha fazla çalış- maya gerek duymuyor, gecenin karanlığı bastırmadan evine dönüyordu. Eski zamanlarda bir kral, saraya gelen yolun üzerine kocaman bir kaya koydurmuş, kendisi de pencereye oturup olacak bitecekler için hazırlik yapmış... Yola bakarak beklemeye başlamış pencere- sinde... Ülkenin en zengin tüccarlan, en güçlü kervancılan, saray görevlileri birer birer gelmişler, sabahtan öğlene kadar. Hepsi kaya- nin etrafından dolanıp saraya girmişler. Pek çoğu kralı yüksek ses- le eleştirmiş: "Halkından bu kadar vergi aliyor ama yolları temiz tu- tamıyor..." diye. Aşağıdakilerden hangisi bu iki metin için ortak olarak söylenemez? A) Öyküleme tekniği kullanılmıştır. C) Aynı duyulardan yararlanılmıştır. Aynu B) Anlatıcı, olayın kahramanlanndan biri değildir. D) Farklı duygulara yer verilmiştir.