İki davulcu, bembeyaz ve uzun şalvarları- ni uçurup davullarını havada savurarak toprak damlardan birinin üzerinde oynu- yordu.
İki davulcu, bembeyaz ve uzun şalvarları- ni uçurup davullarını havada savurarak toprak damlardan birinin üzerinde oynu- yordu. Biri yaşlı, biri gençti. Yaşlısı esmer yüzlü, kırçıl sakallı, orta boylu bir adamdı. Hâlinden umulmadık bir çeviklikle sıçrıyor, dönüyor, davulunu fırlatıp yeniden tutu- yor, tokmağını havada çeviriyor, bu sıra- da hiç aralık vermeden boyuna çalıyordu. Genci biraz daha uzun boylu, zayıf ve ada- makıllıydı. Babasına göre daha ağır dav- ranıyor, arada sırada dönüp hoplasa bile daha çok olduğu yerde davuluyla bera- ber eğilip doğruluyor, başını ikide bir ge- riye fırlatıyordu. Kasketinin altından yüzü- ne dökülen simsiyah saçlarını yana atarak babasını aşka getirmek için bütün kuvve- ! tiyle çalıyordu. ni A) Karşıt kavramlardan yararlanılmıştır. B) Niteleyici sözcüklere yer verilmiştir. C) Benzetmeye başvurulmuştur. DKarşılaştırma yapılmıştır. I 1 1 1 1 Bu metnin dil ve anlatımı ile ilgili aşağı- <dakilerden hangisi söylenemez