İklim değişikliğini yalnızca kişisel veya toplumsal bellek üzerinden okuyup kavramamız artık güç. Geldiğimiz durum, belli bir me
İklim değişikliğini yalnızca kişisel veya toplumsal bellek üzerinden okuyup kavramamız artık güç. Geldiğimiz durum, belli bir mekân ve zamanı işaret eden toplumsal belleğin ötesinde insan faaliyetlerinin tüm yeryüzü üzerindeki jeolojik etkisine ve özellikle küresel ısınmanın uzun soluklu şiddetine ses veren bir küresel bellekten ve bu belleğin imlediği ruhen sarsılmış öznelerden söz etmeyi gerektiriyor. XXI. yüzyıl Anglo-Amerikan edebiyatında gezegen belleğini öne çıkaran iklim değişikliği romanlarına günümüzde daha sık rastlamamız da bu anlayışın somut göstergesi. İklim değişikliği özellikle bilim kurgu ekseninde, zaman kırılmaları ile distopik ve karanlık bir gelecek vurgusu yoluyla öne çıkarılır. Çağdaş Türk edebiyatında ise çevresel tahribatı eko-eleştirel üslupla işleyen anlatılara, şiirlere, öykülere rastlamak belki de yeni bir yaklaşıma işaret ediyor. 9 parçaya göre iklim değişikliğiyle ilgili aşağıdakilerden hangisi söylenemez? A) Yarattığı yaygın kaygının yeni bir ortak bellek ortaya çıkardığı B) Bellekteki kırılmalar etkisinde doğa bilimlerinin ötesinde ele alındığı C) Konu olarak ele alındığı romanların, modern anlayışta yazdığı D) Türk edebiyatına yeni bir bakış açısı kazandırabileceğinin düşünüldüğü E) Bilim kurgu türünde alternatif zaman kurgusu içinde bir öge olarak sunulduğu