Hayalindeki netler. İhtiyacın olan her şey. Tek platform.

Soru çözüm, yayın seti, birebir rehberlik, canlı dersler ve daha fazlası Kunduz’da. Şimdi al, netlerini artırmaya başla.

Soru:

ir. Okuma TANPINAR'IN MEKTUPLARI Ankara, 27 Ocak 1944 Kardeşim Kaplan, Bir yığın can sıkıntısı, üzüntüsü ve yorucu iş arasında m

ir.
Okuma
TANPINAR'IN MEKTUPLARI
Ankara, 27 Ocak 1944
Kardeşim Kaplan,
Bir yığın can sıkıntısı, üzüntüsü ve yorucu iş arasında mektubuna cevap veremedim. O bir tarafa, o
güzel makalene de vaktinde teşekkür etmem lâzımdı. Fakat daha iyisi tebrik etmeliyim.

ir. Okuma TANPINAR'IN MEKTUPLARI Ankara, 27 Ocak 1944 Kardeşim Kaplan, Bir yığın can sıkıntısı, üzüntüsü ve yorucu iş arasında mektubuna cevap veremedim. O bir tarafa, o güzel makalene de vaktinde teşekkür etmem lâzımdı. Fakat daha iyisi tebrik etmeliyim. Çünkü hakikaten güzel makaleydi. Artık birinci sınıf bir muharrir olduğuna hiç şüphe etmiyorum. Sana çok bağlı olduğum için bundan mesudum. Orhan Seyfi Bey biraderimiz, daha doğrusu Yusuf Ziya Bey'in biraderi, "Raks" manzumesi için yaptığı latif tenkidden sonra, bu sefer de senin yazdığına cevap vermiş. Ben okumadım. Yine kafiyelere çatıyor- muş, Tabiî görüşlerimiz ayrı. Münakaşaya değmez. Hakikat şu ki, ben kafiyeye bağlıyım. Yani bir ses mü- şabehetini misrain sonunda lüzumlu görüyorum. Ayrıca kafiyenin ve şekl-i kafiyenin şiirde yeri olduğuna inanırım. Tedaiyi açar. Fakat çok defa bir aksan müşabehetini kafiye benzerini tercih ederim. Benim şekil dediğim şey, ne vezinden, ne kafiyeden gelir. O cümlenin, hayal ve tasavvurun, hülâsa kendisini tamam- lamış yahut tamamlamamış idée poétique'in (ide poetik) kendisidir. "Mest kendi güler altındaki rahş oynardı" misrai tek başına kafiyesiz de güzeldir. Ben kafiyesi zayıf yüzlerce mısra tanırım ki güzeldir. Fakat onların anladıkları kafiye bende yoktur. Merhum Cenap'ın dediği gibi, baston sapı gibi misradan ayrı kafiye. Hülâsa kendi zaviyelerine göre haklıdırlar. Fakat ben onların haklarından birşey anlamadım. Ne ise... Kitabın müsveddelerini göndereyim. Mahur Beste adlı bir yolculuğa çıktık, Ülkü'de, Canım neler, ne tembellikler istiyor, ben neler yapıyorum. Çok yorgunum. Başımda bir de "Erzurum" yazısı var. Behice'ye çok selam ve dostluklar. Senin de gözlerinden öperim kardeşim. Ahmet Hamdi Tanpınar Tanpınar'ın Mektupları, Hazırlayan: Zeynep Kerman 1