Hayalindeki netler. İhtiyacın olan her şey. Tek platform.

Soru çözüm, yayın seti, birebir rehberlik, canlı dersler ve daha fazlası Kunduz’da. Şimdi al, netlerini artırmaya başla.

Soru:

Kürk Mantolu Madonna Evet... Onu görmek ve bütün bunları anlatmak lazımdı. Sabah- leyin o kadar kolay kabul ettiğim korkunç kara

Kürk Mantolu Madonna
Evet... Onu görmek ve bütün bunları anlatmak lazımdı. Sabah-
leyin o kadar kolay kabul ettiğim korkunç kararı değiştirmeliydi...
Değiştirecekti. Hatta belki de benim hemen hemen hiç itiraz etme-
den, evinden çıkıp gidişime hayret etmiş

Kürk Mantolu Madonna Evet... Onu görmek ve bütün bunları anlatmak lazımdı. Sabah- leyin o kadar kolay kabul ettiğim korkunç kararı değiştirmeliydi... Değiştirecekti. Hatta belki de benim hemen hemen hiç itiraz etme- den, evinden çıkıp gidişime hayret etmiş, darılmıştı. Onu derhâl, hemen bu akşam görmeliydim. Saat on bire kadar dolaştım ve gece Atlantik'in önünde, bir aşağı bir yukarı gezinerek onu beklemeye başladım. Fakat gel- medi. Nihayet kapıda duran sırmalı adama sordum: "Bilmem, bu akşam gelmedi!" dedi. O zaman hastalığının artmış olduğunu tah- min ettim. Koşa koşa evinin önüne kadar gittim. Penceresinde ışık yoktu. Herhâlde uyuyordu. Rahatsız etmenin doğru olmayacağını düşünerek pansiyona döndüm. Üç gün arka arkaya aynı şekilde onu yolda bekledim, sonra ka- pısının önüne gittim, karanlık pencerelerine baktım ve hiçbir şey yapmaya cesaret edemeyerek döndüm. Her gün odamda oturuyor, kitap okumaya çalışıyordum. Bir tek harfini bile fark etmeden sayfa- ları çeviriyor, bazen, dikkat etmeye azmederek baştan başlıyor, fakat birkaç satır sonra gene zihnimin başka yerlerde dolaştığını görüyor- dum. Gündüzleri hadiseleri olduğu gibi kabul ediyor, onun kararının kati olduğunu, aradan biraz zaman geçmesini beklemekten başka bir şey yapamayacağımı anlıyordum. Fakat geceyle beraber muhayyi- lem faaliyete başlıyor, hummalı bir hasta gibi bana olmayacak şeyler düşündürüyordu. Nihayet, bütün gündüzki kararlarımın aksine olarak geç vakit evden firliyor, onun geçeceği yollarda ve evinin etrafinda dolaşıyordum. Artık sırmalı kapıcıya sormaya utandığım için, uzak- tan bakmakla iktifa' ediyordum. Böylece beş gün geçti. Kendisini her gece, eskisinden daha yakın olarak rüyamda gördüm. Beşinci gün, onun gene işine gitmediğini anlayınca, bir gazi- nodan Atlantik'e telefon ettim ve Maria Puder'i sordum. Hasta 1 Iktifa (et-): Kâfi görmek, fazlasını istememek. 159