Meğerse oğlan orada yıkılmıştı. Karga kuzgun kanla coşup oğlana konmak isterdi. Oğlanın iki köpekçiği vardı ki kargayı kuzgunu k
Meğerse oğlan orada yıkılmıştı. Karga kuzgun kanla coşup oğlana konmak isterdi. Oğlanın iki köpekçiği vardı ki kargayı kuzgunu kovar, ona kondurmazdı. Oğlan oraya yıkıldığında yeşil giysili, boz atlı Hızır-İlyas göründü ona. Yarasını üç kez eliyle sıvazladı, "Bu yaradan -korkma oğlan- sana ölüm yoktur, dağ çiçeğiyle ananın sütü senin yarana merhemdir." dedi, demesiyle de sır oldu gitti. Olur ya, anasının yolu oğlanın yanına çıkageldi. Baktı, gördü ki oğlancığı orada alaca kana bulanmış yatıyor. Oğlancığa söyledi, bakalım ne söyledi: Kara kuyma gözlerini uyku bürümüş, aç oğul On iki ince kemikçiğinin özünü almış, toparlan oğul Tanrı'nın verdiği tath canın seyrandaymış, indi oğul